ص د ر

KÖK HARFLER: ص د ر

ANLAM: 

صَدَرَ : Geri dönmek; çekip gitmek. (Bir söz) ondan doğmak ya da çıkmak.(Bir iş) ondan kaynaklanmak. (Bir şeye) gitmek ya da gelmek.

AÇIKLAMA:

xx

DİĞER BAZI TÜREVLER:

صَدَرَ (geniş zaman يَصْدُرُ ve يَصْدِرُ mastar isim صَدْرٌ ve صُدُورٌ ve مَصْدَرٌ): Geri döndü; çekip gitti.

صَدَرَ الْقَوْلُ عَنْهُ : O söz ondan doğdu ya da çıktı.

صَدَرَ عَنْهُ الْفِعْلُ : O iş ondan kaynaklandı.

صَدَرَ اِلَيْهِ : O şeye gitti ya da geldi.

صَدَرَهُ : Onu kalbinden vurdu.

صُدِرَ : Göğüs (صَدْرٌ) ile ilgili bir şikayeti vardı.

اَصْدَرَهُ : Onu geri döndürdü, geri çevirdi ya da gönderdi.

اَصْدَرْنَا رِكَابَنَا : Su içmeye doymuş olan, bindiğimiz develeri geri gönderdik ya da getirdik, nitekim su yoluna onlarla kalmamız için bir hacet yoktu.

حَتّٰى يُصْدِرَ الرِّعَاءُ : Çobanlar sürülerini götürene kadar (ya da sürülerini sulayıp geri dönene kadar) (28:23).

صَدْرٌ : Birine bakan veya karşı olan herhangi bir şey; göğüs, sine veya bağır (genellikle bir kimsenin aklı manasında).

صَدْرٌ bir şeyin bir parçası veya kısmı, manasına da gelmektedir.

بَنَاتُ الصَّدْرِ : Kaygılar.

ذَاتِ الصُّدُورِ : Göğüslerin içindeki.

ضَاقَ صَدْرَهُ : Bağrı veya göğsü daraldı ya da kasıldı.

وَاسِعُ الصَّدْرِ : Kafası rahat; liberal; kaygısız.

ضَيِّقُ الصَّدْرِ : Göğsü daralmış.

صَدْرُ الْمَجْلِسِ : Meclisin başı; oturma odasının en yüksek kısmı.

صَدْرُ الْقَوْمِ : Halkın lideri veya başı.

صَدْرُ الصُّدُورِ : Lider veya liderler (çoğul hali: صُدُورٌ).

صَدْرُ الْوَادِى : Vadinin en yüksek kısmı.

اَلصَّدْرُ الْاَعْظَمُ : Başbakan.