ط و ع

KÖK HARFLER: ط و ع

ANLAM: 

طَاعَ : Birine karşı itaatkar olmak. 

AÇIKLAMA:

xx

DİĞER BAZI TÜREVLER:

طَاعَ (geniş zaman يَطُوعُ mastar isim طَوْعٌ):

طَاعَ بِفُلَانٍ : Falanca birine karşı itaatkardı ya da o hale geldi.

طَاعَ لَهُ الْمَرْتَعُ : Otlak hayvanlarının onun üstünde otlatmasını mümkün kıldı, onun için bol ve ulaşılırdı.

 اَطَاعَهُ : Ona itaat etti, (emre karşı) uyum sağladı, bağlılık gösterdi, muvafakat etti (mastar isimleri: طَاعَةٌ ve اِطَاعَةٌ).

اَمَرَهُ فاَطَاعَهُ : Ona buyurdu ve O ona biat etti.

اَطَاعَ ondan arzu edilene rıza gösterdi, ya da boyun eğdi, manasına da gelmektedir.

اَطَاعَ الشَّجَرَةُ : Ağaçlarda toplanabilecek olgun meyveler vardı. 

İmam Ragıp’a göre, اَلطَّاعَةُ kelimesi اَلطَّوْعُ kelimesi gibidir ancak çoğunlukla “bir buyruğa itaat” manasında kullanılmaktadır. Bazen teslimiyet veya teslimiyetçilik manasına gelmektedir.

فُلَانٌ طَوْعُ الْمَكَارِهِ : Falanca biri belalara maruz kalarak teslim olmuştur.

فَرَسٌ طَوْعُ الْعِنَانِ : Uysal bir at.

عَمِلَهُ طَوْعًا : O şeyi gönüllü olarak yaptı. (şu sözcükle eşanlamlı: طَائِعٌ). 

جَاءَ فُلَانٌ طَائِعًا : Falanca biri teslimiyetçi, itaatkar veya gönüllü bir biçimde geldi.

مُطَاعٌ : Biat edilen kişi.

طَوَّعَ (mastar isim تَطْوِيعٌ): İtaatkar kıldı veya itaat etmesine sebep oldu.

طَوَّعَهُ : Ona itaat etmesine sebep oldu ya da sağladı.

طَوَّعَتْ لَهُ نَفْسُهُ كَذَا : Aklı veya nefsi böyle bir şeyin yapılmasını çabuklaştırdı ya da kolaylaştırdı.

تَطَوَّعَ الشَّىْءَ وَ لِلشَّىْءِ : O şeyi arzu etti; o şeyi aradı; o şeyi marifetli bir usul ile aradı; o şeyi yapmaya onu mecbur etti ya da teslimiyetçi bir biçimde o şeyi kendisine yükledi.

تَطَوَّعَ بِالشَّىْءِ : Üzerine vacip olmadığı halde o şeyi yaptı, nafile olarak, gönülden yaptı (eşanlamlısı تَبَرَّعَ بِهِ ). 

تَطَوُّعٌ bir kişinin, Allah’ın (c.c.) bir buyruğu ile üzerine vacip kılınmamış gönüllü yaptığı bir şey, manasına da gelmektedir.

صَلَاةُ التَّطَوُّعِ : Nafile ibadet.

مُطَّوِّعٌ ya da مُتَطَوِّعٌ : Üzerine vacip olmadığı ya da vacip olmanın ötesinde olduğu bir şeyi gönüllü yapan kişi.

اِسْتَطَاعَ الْاَمْرَ وَ اسْطَاعَ : Bir şeyi yapmaya, tamamlamaya, o şeyi elde etmeye veya sahip olmaya muktedirdi.

اِسْتَطَاعَهُ şu anlama da gelmektedir: Ondan talep ettiği şeye itaat etmesini ve rıza göstermesini veya boyun eğmesini talep etti.

اسْتَطَاعَ : Gücü yetti, yapabildi.