KÖK HARFLER: ص ر ص ر
ANLAM:
صَرْصَرَ : Malı bir araya toplamak ve uç kısımlarından saçılmış olanları geri yerine koymak. Kesik, kesik; tiz bir sesle ötmek.
AÇIKLAMA:
xx
DİĞER BAZI TÜREVLER:
صَرَّ الرَّجُلُ اَوْ صَرْصَرَ : O kimse şiddetli bir biçimde çığlık attı.
صَرْصَرَ الْمَالَ : Malı bir araya topladı ve uç kısımlarından saçılmış olanları geri yerine koydu.
رِيحٌ صَرْصَرٌ : Aşırı soğuk, veya şiddetle uğuldayan bir rüzgar.
KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ:
Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.
| Tür | Adet | Anlam | Örnek |
صَرْصَرٌ | isim | 3 | Şiddetli rüzgar, bürudetli (dondurucu) rüzgar. | 41/16 |
| Toplam | 3 |
|
|
AÇIKLAMA:
Bazı kaynaklar bu maddeyi (ص ر ر) maddesinin içinde ele almışlardır.
BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR:
Benzer Manada Kelimeler
- صَرْصَرٌ (a)
- صَرْصَرٌ (b)
Zıt Manada Kelimeler
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER:
Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelere günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.
Sarsar | صَرْصَر | Gürültü ile gelen pek soğuk rüzgar, yel. Kasırga. |
ÂYETLER:
DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.
صَرْصَرٌ : İsim. Sıfat.
41:16 | فَأَرْسَلْنَا عَلَيْهِمْ رِيحًا صَرْصَرًا فِي أَيَّامٍ نَحِسَاتٍ |
Diyanet Meali: | Biz de o mutsuz kara günlerde üzerlerine dondurucu bir rüzgâr gönderdik. |
54:19 | إِنَّا أَرْسَلْنَا عَلَيْهِمْ رِيحًا صَرْصَرًا فِي يَوْمِ نَحْسٍ مُسْتَمِرٍّ |
Diyanet Meali: | Biz onların üstüne, uğursuzluğu sürekli bir günde gürültülü ve dondurucu bir rüzgâr gönderdik. * |
69:6 | وَأَمَّا عَادٌ فَأُهْلِكُوا بِرِيحٍ صَرْصَرٍ عَاتِيَةٍ |
Diyanet Meali: | Âd kavmine gelince, onlar da uğultulu ve dondurucu şiddetli bir rüzgârla helâk edildi. * |