ش ر ك

KÖK HARFLER: ش ر ك

ANLAM: 

شَرِكَ : Bir şeyi birisiyle paylaşmak. Ortak olmak, şerik olmak. Birisiyle bir şeye birlikte girmek.  

AÇIKLAMA:

xx

DİĞER BAZI TÜREVLER:

xx

KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ: 

Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.


TürAdetAnlamÖrnekAçıklama
شَارَكَfiil-III1Ortaklık yaptı, ortak oldu17/64Meçhul Muzari: يُشْرَكُ
أَشْرَكَfiil-IV71Allah’a ortak koştu6/81
شَرِيكٌisim40Ortak25/2Çoğulu: شُرَكَاءُ
شِرْكٌisim5Ortaklık, ortak koşma, şirk31/13
مُشْرِكٌisim49Allah’a ortak koşan33/73Müennes: مُشْرِكَةٌ
مُشْتَرِكٌisim2İştirak eden, katılan, ortak43/39

Toplam168


BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR: 

Kök Harflerinin Yer Değişimi

Mahreci Benzeyen Kökler

Benzer Manada Kelimeler

  • شَارَكَ
    • سَاهَمَ > bak: س ه م
    • أَسْهَمَ > bak: س ه م
    • اِشْتَرَكَ > bu kök
    • ضَلِعَ
    • تَضَامَنَ
    • تَضَافَرَ
    • اِنْخَرَطَ
  • شَرَكٌ
  • شِرْكٌ
  • شَرِيكٌ
  • شِرَاكٌ (a)
    • رِبَاطٌ > bak: ر ب ط
    • شُسُوعٌ
  • شِرَاكٌ (b)
    • فَخٌّ
    • كَمِينٌ
  • اِشْتَرَكَ
    • بَاشَرَ > bak: ب ش ر
    • عَمِلَ > bak: ع م ل
    • شَارَكَ > bu kök
    • إِنْخَرَطَ
    • اِنْغَمَسَ
    • اِنْهَمَكَ
    • مَارَسَ

Zıt Manada Kelimeler

AÇIKLAMA:

KÜFR ile ŞİRK kelimeleri arasındaki fark

( ك ف رش ر ك )

Küfr’ün bir çok özelliği (hasleti) vardır. Küfr’ün her bir hasleti, imân’dan bir haslete zıddır. Kul, küfr’den bir haslet işlediği zaman, imân’dan bir haslet yitirmiş olur. Şirk ise, tek bir haslettir. Şirk, “Allah ile birlikte ya da Allah dışında ilâh icâd etmek”tir. Şirk kelimesinin türeyişi, bu anlamdan kaynaklanmaktadır. Daha sonra kelime yaygınlaşmış, küfr’ün büyüklüğü konusunda mübalağa kabilinden her “küfr” için şirk denilmiştir. (Farklar Sözlüğü 339) Bknz: ( ك ف ر )

TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER: 

Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.

Şirk شِرْك Allah’a ortak tanıma, eş koşma.
Şerîk شَرِيك Ortak. Çoğul: Şürekâ’
Şârik شَارِك Ortak koşan.
Şirket شِرْكَة Ortaklık. İş ortaklığı.
Teşrîk تَشْرِيك Yaptığı bir işe bir kimseyi ortak etme.
Müşâreket مُشَارَكَة Birbirine ortak olmak, ortaklık. Beraber olup bir iş yapmak.
İşrâk إِشْرَاك Allah’a şerik koşma. 
Müşrik مُشْرِك Allah’a ortak koşan.
İştirâk اِشْتِرَاك Ortaklık, ortak olma.
Müşterek مُشْتَرَك Birlikte, ortak kullanılan.
Müşterik مُشْتَرِك Ortak.

Türkün Dili Kur’an Sözü kitabı, “çirk, çirkef, çirkin” kelimelerinin (ش ر ك) kökünden geldiğini yazar. Nişanyan Sözlük ise, “çirk, çirkef, çirkin” kelimelerinin Farsça kökenli olduğunu söylemektedir. 

ÂYETLER:

DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.

شَارَكَ : Fiil-III. 

17:64وَشَارِكْهُمْ فِي الْأَمْوَالِ وَالْأَوْلَادِ وَعِدْهُمْ
Diyanet Meali:“Onların mallarına ve evlatlarına ortak ol. Onlara vaadlerde bulun.”

أَشْرَكَ : Fiil-IV. Meçhul Muzari: يُشْرَكُ

2:96وَلَتَجِدَنَّهُمْ أَحْرَصَ النَّاسِ عَلَىٰ حَيَاةٍ وَمِنَ الَّذِينَ أَشْرَكُوا
Diyanet Meali:Andolsun, sen onların, yaşamaya, bütün insanlardan; hatta Allah’a ortak koşanlardan bile daha düşkün olduklarını görürsün.
3:64أَلَّا نَعْبُدَ إِلَّا اللَّهَ وَلَا نُشْرِكَ بِهِ شَيْئًا
Diyanet Meali:“Yalnız Allah’a ibadet edelim. O’na hiçbir şeyi ortak koşmayalım.”
3:151سَنُلْقِي فِي قُلُوبِ الَّذِينَ كَفَرُوا الرُّعْبَ بِمَا أَشْرَكُوا بِاللَّهِ
Diyanet Meali:(Hakkında hiçbir delil indirmediği şeyleri) Allah’a ortak koştuklarından dolayı; inkâr edenlerin kalplerine korku salacağız.
3:186وَلَتَسْمَعُنَّ مِنَ الَّذِينَ أُوتُوا الْكِتَابَ مِنْ قَبْلِكُمْ وَمِنَ الَّذِينَ أَشْرَكُوا أَذًى كَثِيرًا
Diyanet Meali:Sizden önce kendilerine kitap verilenlerden ve Allah’a ortak koşanlardan üzücü birçok söz işiteceksiniz.
4:36وَاعْبُدُوا اللَّهَ وَلَا تُشْرِكُوا بِهِ شَيْئًا
Diyanet Meali:Allah’a ibadet edin ve ona hiçbir şeyi ortak koşmayın.
4:48إِنَّ اللَّهَ لَا يَغْفِرُ أَنْ يُشْرَكَ بِهِ وَيَغْفِرُ مَا دُونَ ذَٰلِكَ لِمَنْ يَشَاءُ
Diyanet Meali:Şüphesiz Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz. Bunun dışında kalan (günah)ları ise dilediği kimseler için bağışlar.
4:48وَمَنْ يُشْرِكْ بِاللَّهِ فَقَدِ افْتَرَىٰ إِثْمًا عَظِيمًا
Diyanet Meali:Allah’a şirk koşan kimse, şüphesiz büyük bir günah işleyerek iftira etmiş olur.
4:116إِنَّ اللَّهَ لَا يَغْفِرُ أَنْ يُشْرَكَ بِهِ وَيَغْفِرُ مَا دُونَ ذَٰلِكَ لِمَنْ يَشَاءُ
Diyanet Meali:Şüphesiz Allah, kendisine ortak koşulmasını bağışlamaz. Bunun dışındaki günahları, dilediği kimseler için bağışlar.
4:116وَمَنْ يُشْرِكْ بِاللَّهِ فَقَدْ ضَلَّ ضَلَالًا بَعِيدًا
Diyanet Meali:Allah’a ortak koşan, kuşkusuz, derin bir sapıklığa düşmüştür.
5:72إِنَّهُ مَنْ يُشْرِكْ بِاللَّهِ فَقَدْ حَرَّمَ اللَّهُ عَلَيْهِ الْجَنَّةَ
Diyanet Meali:“Kim Allah’a ortak koşarsa, artık, Allah ona cenneti muhakkak haram kılmıştır.”
5:82لَتَجِدَنَّ أَشَدَّ النَّاسِ عَدَاوَةً لِلَّذِينَ آمَنُوا الْيَهُودَ وَالَّذِينَ أَشْرَكُوا
Diyanet Meali:(Ey Muhammed!) İman edenlere düşmanlık etmede insanların en şiddetlisinin kesinlikle Yahudiler ile Allah’a ortak koşanlar olduğunu görürsün.
6:19قُلْ إِنَّمَا هُوَ إِلَٰهٌ وَاحِدٌ وَإِنَّنِي بَرِيءٌ مِمَّا تُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:De ki: “O, ancak tek bir ilâhtır ve şüphesiz ben sizin Allah’a ortak koştuğunuz şeylerden uzağım.”
6:22وَيَوْمَ نَحْشُرُهُمْ جَمِيعًا ثُمَّ نَقُولُ لِلَّذِينَ أَشْرَكُوا أَيْنَ شُرَكَاؤُكُمُ
Diyanet Meali:Onları tümüyle (mahşere) toplayıp da Allah’a ortak koşanlara, “Nerede, (ilâh olduklarını iddia ettiğiniz) ortaklarınız?” diyeceğimiz günü hatırla.
6:41فَيَكْشِفُ مَا تَدْعُونَ إِلَيْهِ إِنْ شَاءَ وَتَنْسَوْنَ مَا تُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:O da dilerse (kurtulmak için) dua ettiğiniz sıkıntıyı giderir ve siz o an Allah’a ortak koştuklarınızı unutursunuz.
6:64قُلِ اللَّهُ يُنَجِّيكُمْ مِنْهَا وَمِنْ كُلِّ كَرْبٍ ثُمَّ أَنْتُمْ تُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:De ki: “Onlardan ve her türlü sıkıntıdan sizi Allah kurtarır. Ama siz yine de O’na ortak koşuyorsunuz.” *
6:78فَلَمَّا أَفَلَتْ قَالَ يَا قَوْمِ إِنِّي بَرِيءٌ مِمَّا تُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:O da batınca (kavmine dönüp), “Ey kavmim! Ben sizin Allah’a ortak koştuğunuz şeylerden uzağım” dedi.
6:80وَلَا أَخَافُ مَا تُشْرِكُونَ بِهِ إِلَّا أَنْ يَشَاءَ رَبِّي شَيْئًا
Diyanet Meali:“Hem sizin O’na ortak koştuklarınızdan ben korkmam; ancak Rabbimin bir şey dilemiş olması başka.”
6:81وَكَيْفَ أَخَافُ مَا أَشْرَكْتُمْ
Diyanet Meali:“Ben sizin ortak koştuğunuz şeylerden ne diye korkayım?”
6:81وَلَا تَخَافُونَ أَنَّكُمْ أَشْرَكْتُمْ بِاللَّهِ مَا لَمْ يُنَزِّلْ بِهِ عَلَيْكُمْ سُلْطَانًا
Diyanet Meali:“Allah’ın, size, hakkında hiçbir delil indirmediği şeyleri O’na ortak koşmaktan korkmuyorsunuz (da, ben sizin ortak koştuğunuz şeylerden ne diye korkayım)?”
6:88وَلَوْ أَشْرَكُوا لَحَبِطَ عَنْهُمْ مَا كَانُوا يَعْمَلُونَ
Diyanet Meali:Eğer onlar da Allah’a ortak koşsalardı, bütün yaptıkları boşa gitmişti.
6:107وَلَوْ شَاءَ اللَّهُ مَا أَشْرَكُوا وَمَا جَعَلْنَاكَ عَلَيْهِمْ حَفِيظًا
Diyanet Meali:Allah dileseydi ortak koşmazlardı. Biz seni onların başına bir bekçi yapmadık.
6:148سَيَقُولُ الَّذِينَ أَشْرَكُوا لَوْ شَاءَ اللَّهُ مَا أَشْرَكْنَا
Diyanet Meali:Allah’a ortak koşanlar diyecekler ki: “Eğer Allah dileseydi, biz de ortak koşmazdık.”
6:148لَوْ شَاءَ اللَّهُ مَا أَشْرَكْنَا وَلَا آبَاؤُنَا وَلَا حَرَّمْنَا مِنْ شَيْءٍ
Diyanet Meali:“Eğer Allah dileseydi, biz de ortak koşmazdık, babalarımız da. Hiçbir şeyi de haram kılmazdık.”
6:151قُلْ تَعَالَوْا أَتْلُ مَا حَرَّمَ رَبُّكُمْ عَلَيْكُمْ أَلَّا تُشْرِكُوا بِهِ شَيْئًا
Diyanet Meali:(Ey Muhammed!) De ki: “Gelin, Rabbinizin size haram kıldığı şeyleri okuyayım: O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın.”
7:33وَأَنْ تُشْرِكُوا بِاللَّهِ مَا لَمْ يُنَزِّلْ بِهِ سُلْطَانًا
Diyanet Meali:(De ki: “Rabbim ancak) … hakkında hiçbir delil indirmediği herhangi bir şeyi Allah’a ortak koşmanızı … (haram kılmıştır).”
7:173أَوْ تَقُولُوا إِنَّمَا أَشْرَكَ آبَاؤُنَا مِنْ قَبْلُ وَكُنَّا ذُرِّيَّةً مِنْ بَعْدِهِمْ
Diyanet Meali:Yahut, “Bizden önce babalarımız Allah’a ortak koşmuşlar. Biz onlardan sonra gelen bir nesiliz…” dememeniz içindir.
7:190فَتَعَالَى اللَّهُ عَمَّا يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Allah, onların ortak koştukları şeylerden yücedir.
7:191أَيُشْرِكُونَ مَا لَا يَخْلُقُ شَيْئًا وَهُمْ يُخْلَقُونَ
Diyanet Meali:Hiçbir şeyi yaratamayan, kendileri yaratılan şeyleri Allah’a ortak mı koşuyorlar? *
9:31لَا إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ سُبْحَانَهُ عَمَّا يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. O, onların ortak koştukları her şeyden uzaktır.
10:18سُبْحَانَهُ وَتَعَالَىٰ عَمَّا يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:“O, onların ortak koştukları şeylerden uzaktır, yücedir.”
10:28وَيَوْمَ نَحْشُرُهُمْ جَمِيعًا ثُمَّ نَقُولُ لِلَّذِينَ أَشْرَكُوا مَكَانَكُمْ
Diyanet Meali:Onların hepsini bir araya toplayacağımız, sonra da Allah’a ortak koşanlara, “(Siz de, ortaklarınız da) yerinizde bekleyin” diyeceğimiz günü düşün.
11:54قَالَ إِنِّي أُشْهِدُ اللَّهَ وَاشْهَدُوا أَنِّي بَرِيءٌ مِمَّا تُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Hûd, dedi ki: “İşte ben Allah’ı şâhit tutuyorum. Siz de şâhit olun ki, ben sizin Allah’ı bırakıp da O’na ortak koştuğunuz şeylerden uzağım.”
12:38مَا كَانَ لَنَا أَنْ نُشْرِكَ بِاللَّهِ مِنْ شَيْءٍ
Diyanet Meali:“Bizim, Allah’a herhangi bir şeyi ortak koşmamız (söz konusu) olamaz.”
13:36قُلْ إِنَّمَا أُمِرْتُ أَنْ أَعْبُدَ اللَّهَ وَلَا أُشْرِكَ بِهِ
Diyanet Meali:De ki: “Ben ancak Allah’a kulluk etmek ve O’na ortak koşmamakla emrolundum.”
14:22إِنِّي كَفَرْتُ بِمَا أَشْرَكْتُمُونِ مِنْ قَبْلُ
Diyanet Meali:(İş bitirilince şeytan da diyecek ki) “… Şüphesiz ben, daha önce sizin, beni Allah’a ortak koşmanızı kabul etmemiştim.”
16:1أَتَىٰ أَمْرُ اللَّهِ فَلَا تَسْتَعْجِلُوهُ سُبْحَانَهُ وَتَعَالَىٰ عَمَّا يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Allah’ın emri gelecektir. Artık onun acele gelmesini istemeyin. Allah, onların ortak koştukları şeylerden uzaktır, yücedir. *
16:3خَلَقَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ بِالْحَقِّ تَعَالَىٰ عَمَّا يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Allah, gökleri ve yeri hak ve hikmete uygun olarak yarattı. O, müşriklerin ortak koştukları şeylerden yücedir. *
16:35وَقَالَ الَّذِينَ أَشْرَكُوا لَوْ شَاءَ اللَّهُ مَا عَبَدْنَا مِنْ دُونِهِ مِنْ شَيْءٍ
Diyanet Meali:Allah’a ortak koşanlar, dediler ki: “Allah dileseydi (ne biz, ne de atalarımız) O’ndan başka hiçbir şeye tapmazdık.”
16:54ثُمَّ إِذَا كَشَفَ الضُّرَّ عَنْكُمْ إِذَا فَرِيقٌ مِنْكُمْ بِرَبِّهِمْ يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Sonra sizden o sıkıntıyı giderince, bir de bakarsınız, içinizden bir kısmı Rablerine ortak koşar. *
16:86وَإِذَا رَأَى الَّذِينَ أَشْرَكُوا شُرَكَاءَهُمْ قَالُوا رَبَّنَا هَٰؤُلَاءِ شُرَكَاؤُنَا الَّذِينَ كُنَّا نَدْعُو مِنْ دُونِكَ
Diyanet Meali:Allah’a ortak koşanlar, ortaklarını gördüklerinde diyecekler ki: “Rabbimiz! Bunlar, seni bırakıp kendilerine tapmış olduğumuz ortaklarımızdır.”
18:26مَا لَهُمْ مِنْ دُونِهِ مِنْ وَلِيٍّ وَلَا يُشْرِكُ فِي حُكْمِهِ أَحَدًا
Diyanet Meali:“Onların, O’ndan başka hiçbir dostu da yoktur. O, hükmüne hiçbir kimseyi ortak etmez.”
18:38لَٰكِنَّا هُوَ اللَّهُ رَبِّي وَلَا أُشْرِكُ بِرَبِّي أَحَدًا
Diyanet Meali:“Fakat O Allah benim Rabbimdir. Ben Rabbime hiç kimseyi ortak koşmam.” *
18:42وَيَقُولُ يَا لَيْتَنِي لَمْ أُشْرِكْ بِرَبِّي أَحَدًا
Diyanet Meali:Ve şöyle diyordu: “Keşke Rabbime hiçbir kimseyi ortak koşmasaydım..”
18:110فَلْيَعْمَلْ عَمَلًا صَالِحًا وَلَا يُشْرِكْ بِعِبَادَةِ رَبِّهِ أَحَدًا
Diyanet Meali:“(Kim Rabbine kavuşmayı umuyorsa) yararlı bir iş yapsın ve Rabbine ibadette kimseyi ortak koşmasın.”
20:32وَأَشْرِكْهُ فِي أَمْرِي
Diyanet Meali:“Onu işime ortak et.”
22:17إِنَّ الَّذِينَ آمَنُوا وَالَّذِينَ هَادُوا وَالصَّابِئِينَ وَالنَّصَارَىٰ وَالْمَجُوسَ وَالَّذِينَ أَشْرَكُوا إِنَّ اللَّهَ يَفْصِلُ بَيْنَهُمْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ
Diyanet Meali:Şüphesiz, iman edenler, Yahudiler, Sâbiîler, Hıristiyanlar, Mecûsiler ve Allah’a ortak koşanlar var ya; Allah, kıyamet günü onların aralarında mutlaka hüküm verecektir.
22:26وَإِذْ بَوَّأْنَا لِإِبْرَاهِيمَ مَكَانَ الْبَيْتِ أَنْ لَا تُشْرِكْ بِي شَيْئًا
Diyanet Meali:Hani biz İbrahim’e, Kâbe’nin yerini, “Bana hiçbir şeyi ortak koşma…” diye belirlemiştik.
22:31وَمَنْ يُشْرِكْ بِاللَّهِ فَكَأَنَّمَا خَرَّ مِنَ السَّمَاءِ فَتَخْطَفُهُ الطَّيْرُ
Diyanet Meali:Kim Allah’a ortak koşarsa, sanki gökten düşmüş de kendisini kuşlar kapışıyor … gibidir.
23:59وَالَّذِينَ هُمْ بِرَبِّهِمْ لَا يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Rablerine ortak koşmayanlar, *
23:92عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَتَعَالَىٰ عَمَّا يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Gaybı da, görülen âlemi de bilen Allah, (onların yakıştırdığı nitelemelerden uzaktır). Onların koştukları ortaklardan çok yücedir. *
24:55يَعْبُدُونَنِي لَا يُشْرِكُونَ بِي شَيْئًا
Diyanet Meali:Onlar bana kulluk eder ve bana hiçbir şeyi ortak koşmazlar.
27:59آللَّهُ خَيْرٌ أَمَّا يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Allah mı daha hayırlıdır, yoksa onların ortak koştukları mı?
27:63أَإِلَٰهٌ مَعَ اللَّهِ تَعَالَى اللَّهُ عَمَّا يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Allah ile birlikte başka bir ilâh mı var!? Allah, onların ortak koştuklarından yücedir.
28:68مَا كَانَ لَهُمُ الْخِيَرَةُ سُبْحَانَ اللَّهِ وَتَعَالَىٰ عَمَّا يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Onların ise seçim hakkı yoktur. Allah, onların ortak koştuklarından uzaktır ve yücedir.
29:8وَإِنْ جَاهَدَاكَ لِتُشْرِكَ بِي مَا لَيْسَ لَكَ بِهِ عِلْمٌ فَلَا تُطِعْهُمَا
Diyanet Meali:(Biz, insana, ana babasına iyilik etmesini emrettik.) Şâyet onlar seni, hakkında hiçbir bilgin olmayan şeyi bana ortak koşman için zorlarlarsa, bu takdirde onlara itaat etme.
29:65فَلَمَّا نَجَّاهُمْ إِلَى الْبَرِّ إِذَا هُمْ يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Onları kurtarıp karaya çıkardığı zaman ise bir de bakarsın ki, Allah’a ortak koşuyorlar.
30:33ثُمَّ إِذَا أَذَاقَهُمْ مِنْهُ رَحْمَةً إِذَا فَرِيقٌ مِنْهُمْ بِرَبِّهِمْ يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Sonra Allah, onlara kendinden bir rahmet tattırınca da, bir bakarsın ki içlerinden bir grup, Rablerine ortak koşuyorlar.
30:35أَمْ أَنْزَلْنَا عَلَيْهِمْ سُلْطَانًا فَهُوَ يَتَكَلَّمُ بِمَا كَانُوا بِهِ يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Yoksa biz kendilerine bir delil mi indirdik de o, Allah’a ortak koşmaları konusunda (isabetli olduklarını) söylüyor? *
30:40سُبْحَانَهُ وَتَعَالَىٰ عَمَّا يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:O, onların ortak koştuklarından uzaktır, yücedir.
31:13وَإِذْ قَالَ لُقْمَانُ لِابْنِهِ وَهُوَ يَعِظُهُ يَا بُنَيَّ لَا تُشْرِكْ بِاللَّهِ
Diyanet Meali:Hani Lokmân, oğluna öğüt vererek şöyle demişti: “Yavrum! Allah’a ortak koşma!”
31:15وَإِنْ جَاهَدَاكَ عَلَىٰ أَنْ تُشْرِكَ بِي مَا لَيْسَ لَكَ بِهِ عِلْمٌ فَلَا تُطِعْهُمَا
Diyanet Meali:“Eğer, hakkında hiçbir bilgi sahibi olmadığın bir şeyi bana ortak koşman için seninle uğraşırlarsa, onlara itaat etme.”
39:65لَئِنْ أَشْرَكْتَ لَيَحْبَطَنَّ عَمَلُكَ وَلَتَكُونَنَّ مِنَ الْخَاسِرِينَ
Diyanet Meali:“Eğer Allah’a ortak koşarsan elbette amelin boşa çıkar ve elbette ziyana uğrayanlardan olursun.”
39:67وَالسَّمَاوَاتُ مَطْوِيَّاتٌ بِيَمِينِهِ سُبْحَانَهُ وَتَعَالَىٰ عَمَّا يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Gökler de O’nun kudretiyle dürülmüştür. O, onların ortak koştuklarından uzaktır, yücedir.
40:12ذَٰلِكُمْ بِأَنَّهُ إِذَا دُعِيَ اللَّهُ وَحْدَهُ كَفَرْتُمْ وَإِنْ يُشْرَكْ بِهِ تُؤْمِنُوا
Diyanet Meali:“Bu, sizin tevhid çerçevesinde Allah’a çağrıldığında inkâr etmeniz, O’na ortak koşulduğunda ise inanmanız sebebiyledir.”
40:42تَدْعُونَنِي لِأَكْفُرَ بِاللَّهِ وَأُشْرِكَ بِهِ مَا لَيْسَ لِي بِهِ عِلْمٌ
Diyanet Meali:“Siz beni Allah’ı inkâr etmeye ve hakkında hiçbir bilgim olmayan şeyleri O’na ortak koşmaya çağırıyorsunuz.”
40:73ثُمَّ قِيلَ لَهُمْ أَيْنَ مَا كُنْتُمْ تُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Sonra onlara, “Allah’ı bırakıp da ortak koştuklarınız nerede?” denilir. *
52:43أَمْ لَهُمْ إِلَٰهٌ غَيْرُ اللَّهِ سُبْحَانَ اللَّهِ عَمَّا يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Yoksa, onların Allah’tan başka bir ilâhı mı var? Allah, onların ortak koştuklarından uzaktır. *
59:23الْعَزِيزُ الْجَبَّارُ الْمُتَكَبِّرُ سُبْحَانَ اللَّهِ عَمَّا يُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:O, … mutlak güç sahibi, düzeltip ıslah eden ve dilediğini yaptıran ve büyüklükte eşsiz olan Allah’tır. Allah, onların ortak koştuklarından uzaktır.
60:12إِذَا جَاءَكَ الْمُؤْمِنَاتُ يُبَايِعْنَكَ عَلَىٰ أَنْ لَا يُشْرِكْنَ بِاللَّهِ شَيْئًا
Diyanet Meali:Mü’min kadınlar, Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmamak … konusunda sana biat etmek üzere geldikleri zaman…
72:2وَلَنْ نُشْرِكَ بِرَبِّنَا أَحَدًا
Diyanet Meali:“Artık, Rabbimize hiç kimseyi asla ortak koşmayacağız.”
72:20قُلْ إِنَّمَا أَدْعُو رَبِّي وَلَا أُشْرِكُ بِهِ أَحَدًا
Diyanet Meali:De ki: “Şüphesiz ben ancak Rabbime ibadet ederim ve O’na hiç kimseyi ortak koşmam.” *

شَرِيكٌ : İsim. Çoğulu: شُرَكَاءُ

4:12فَإِنْ كَانُوا أَكْثَرَ مِنْ ذَٰلِكَ فَهُمْ شُرَكَاءُ فِي الثُّلُثِ
Diyanet Meali:Eğer (kardeşler) birden fazla olurlarsa, üçte birde ortaktırlar.
6:22ثُمَّ نَقُولُ لِلَّذِينَ أَشْرَكُوا أَيْنَ شُرَكَاؤُكُمُ
Diyanet Meali:Allah’a ortak koşanlara, “Nerede, (ilâh olduklarını iddia ettiğiniz) ortaklarınız?” diyeceğimiz günü hatırla.
6:94وَمَا نَرَىٰ مَعَكُمْ شُفَعَاءَكُمُ الَّذِينَ زَعَمْتُمْ أَنَّهُمْ فِيكُمْ شُرَكَاءُ
Diyanet Meali:Hani hakkınızda Allah’ın ortakları olduğunu zannettiğiniz şefaatçilerinizi de yanınızda görmüyoruz?
6:100وَجَعَلُوا لِلَّهِ شُرَكَاءَ الْجِنَّ وَخَلَقَهُمْ وَخَرَقُوا لَهُ بَنِينَ وَبَنَاتٍ بِغَيْرِ عِلْمٍ
Diyanet Meali:Bir de cinleri Allah’a birtakım ortaklar yaptılar. Oysa onları O yarattı. Bilgisizce Allah’a oğullar ve kızlar da uydurdular.
6:136فَقَالُوا هَٰذَا لِلَّهِ بِزَعْمِهِمْ وَهَٰذَا لِشُرَكَائِنَا
Diyanet Meali:Ve akıllarınca, “Şu, Allah için, şu da bizim ortaklarımız (putlarımız) için” dediler.
6:136فَمَا كَانَ لِشُرَكَائِهِمْ فَلَا يَصِلُ إِلَى اللَّهِ
Diyanet Meali:Ortakları için olan Allah’ınkine eklenmiyor.
6:136وَمَا كَانَ لِلَّهِ فَهُوَ يَصِلُ إِلَىٰ شُرَكَائِهِمْ
Diyanet Meali:Allah için olan ise ortaklarınkine ekleniyor..
6:137وَكَذَٰلِكَ زَيَّنَ لِكَثِيرٍ مِنَ الْمُشْرِكِينَ قَتْلَ أَوْلَادِهِمْ شُرَكَاؤُهُمْ
Diyanet Meali:Yine bunun gibi, Allah’a ortak koşanların çoğuna, koştukları ortaklar, çocuklarını öldürmelerini güzel gösterdi…
6:139وَإِنْ يَكُنْ مَيْتَةً فَهُمْ فِيهِ شُرَكَاءُ
Diyanet Meali:Eğer ölü olursa, o vakit onda hepsi ortaktırlar.
6:163لَا شَرِيكَ لَهُ وَبِذَٰلِكَ أُمِرْتُ وَأَنَا أَوَّلُ الْمُسْلِمِينَ
Diyanet Meali:“O’nun hiçbir ortağı yoktur. İşte ben bununla emrolundum. Ben müslümanların ilkiyim.” *
7:190فَلَمَّا آتَاهُمَا صَالِحًا جَعَلَا لَهُ شُرَكَاءَ فِيمَا آتَاهُمَا
Diyanet Meali:Fakat Allah onlara iyi ve sağlıklı bir çocuk verince de, Allah’ın kendilerine verdiği çocuk konusunda O’na ortaklar koşarlar.
7:195قُلِ ادْعُوا شُرَكَاءَكُمْ ثُمَّ كِيدُونِ فَلَا تُنْظِرُونِ
Diyanet Meali:De ki: “Haydi, çağırın ortaklarınızı, sonra bana tuzak kurun da bana göz açtırmayın bakalım!”
10:28ثُمَّ نَقُولُ لِلَّذِينَ أَشْرَكُوا مَكَانَكُمْ أَنْتُمْ وَشُرَكَاؤُكُمْ
Diyanet Meali:(Onların hepsini bir araya toplayacağımız), sonra da Allah’a ortak koşanlara, “Siz de, ortaklarınız da yerinizde bekleyin” diyeceğimiz günü düşün.
10:28فَزَيَّلْنَا بَيْنَهُمْ وَقَالَ شُرَكَاؤُهُمْ مَا كُنْتُمْ إِيَّانَا تَعْبُدُونَ
Diyanet Meali:Artık onların (ortak koştuklarıyla) aralarını tamamen ayırırız ve ortak koştukları derler ki: “Siz bize ibadet etmiyordunuz.”
10:34قُلْ هَلْ مِنْ شُرَكَائِكُمْ مَنْ يَبْدَأُ الْخَلْقَ ثُمَّ يُعِيدُهُ
Diyanet Meali:De ki: “Allah’a koştuğunuz ortaklarınızdan, başlangıçta yaratmayı yapacak, sonra onu tekrarlayacak kimse var mı?”
10:35قُلْ هَلْ مِنْ شُرَكَائِكُمْ مَنْ يَهْدِي إِلَى الْحَقِّ
Diyanet Meali:De ki: “Allah’a koştuğunuz ortaklarınızdan hakka iletecek olan bir kimse var mı?”
10:66وَمَا يَتَّبِعُ الَّذِينَ يَدْعُونَ مِنْ دُونِ اللَّهِ شُرَكَاءَ
Diyanet Meali:Allah’tan başkasına tapanlar (gerçekte) Allah’a koştukları ortaklara tâbi olmuyorlar.
10:71فَأَجْمِعُوا أَمْرَكُمْ وَشُرَكَاءَكُمْ ثُمَّ لَا يَكُنْ أَمْرُكُمْ عَلَيْكُمْ غُمَّةً
Diyanet Meali:“Artık siz de (bana) ne yapacağınızı ortaklarınızla beraber kararlaştırın ki, işiniz size dert olmasın!”
13:16أَمْ جَعَلُوا لِلَّهِ شُرَكَاءَ خَلَقُوا كَخَلْقِهِ فَتَشَابَهَ الْخَلْقُ عَلَيْهِمْ
Diyanet Meali:“Yoksa Allah’a, O’nun yarattığı gibi yaratan ortaklar buldular da bu yaratma ile Allah’ın yaratması onlara göre birbirine mi benzedi?”
13:33وَجَعَلُوا لِلَّهِ شُرَكَاءَ قُلْ سَمُّوهُمْ
Diyanet Meali:Hâlbuki onlar, Allah’a ortaklar koştular. De ki: “Onların isimlerini açıklayın.”
16:27وَيَقُولُ أَيْنَ شُرَكَائِيَ الَّذِينَ كُنْتُمْ تُشَاقُّونَ فِيهِمْ
Diyanet Meali:Ve diyecek ki: “Uğrunda mücadele ettiğiniz ortaklarım nerede?!”
16:86وَإِذَا رَأَى الَّذِينَ أَشْرَكُوا شُرَكَاءَهُمْ قَالُوا رَبَّنَا هَٰؤُلَاءِ شُرَكَاؤُنَا الَّذِينَ كُنَّا نَدْعُو مِنْ دُونِكَ
Diyanet Meali:Allah’a ortak koşanlar, ortaklarını gördüklerinde diyecekler ki: “Rabbimiz! Bunlar, seni bırakıp kendilerine tapmış olduğumuz ortaklarımızdır.”
16:86قَالُوا رَبَّنَا هَٰؤُلَاءِ شُرَكَاؤُنَا الَّذِينَ كُنَّا نَدْعُو مِنْ دُونِكَ
Diyanet Meali:Diyecekler ki: “Rabbimiz! Bunlar, seni bırakıp kendilerine tapmış olduğumuz ortaklarımızdır.”
17:111وَقُلِ الْحَمْدُ لِلَّهِ الَّذِي لَمْ يَتَّخِذْ وَلَدًا وَلَمْ يَكُنْ لَهُ شَرِيكٌ فِي الْمُلْكِ
Diyanet Meali:“Hamd, çocuk edinmeyen, mülkte ortağı olmayan … Allah’a mahsustur” de…
18:52وَيَوْمَ يَقُولُ نَادُوا شُرَكَائِيَ الَّذِينَ زَعَمْتُمْ فَدَعَوْهُمْ
Diyanet Meali:(Ey Muhammed!) Allah’ın, “Ortağım olduklarını iddia ettiklerinizi çağırın” diyeceği, onların da çağıracakları … günü hatırla!
25:2وَلَمْ يَتَّخِذْ وَلَدًا وَلَمْ يَكُنْ لَهُ شَرِيكٌ فِي الْمُلْكِ
Diyanet Meali:Çocuk edinmemiştir. Mülkünde hiçbir ortağı da yoktur.
28:62وَيَوْمَ يُنَادِيهِمْ فَيَقُولُ أَيْنَ شُرَكَائِيَ الَّذِينَ كُنْتُمْ تَزْعُمُونَ
Diyanet Meali:Allah’ın onlara seslenerek, “Hani benim, var olduğunu iddia ettiğiniz ortaklarım?” diyeceği günü hatırla! *
28:64وَقِيلَ ادْعُوا شُرَكَاءَكُمْ فَدَعَوْهُمْ فَلَمْ يَسْتَجِيبُوا لَهُمْ
Diyanet Meali:Onlara, “Haydi ortaklarınızı çağırın!” denir. Onlar da çağırırlar fakat ortakları onlara cevap veremez.
28:74وَيَوْمَ يُنَادِيهِمْ فَيَقُولُ أَيْنَ شُرَكَائِيَ الَّذِينَ كُنْتُمْ تَزْعُمُونَ
Diyanet Meali:Allah’ın, onlara seslenerek, “Hani benim, var olduğunu iddia ettiğiniz ortaklarım”? diyeceği günü hatırla. *
30:13وَلَمْ يَكُنْ لَهُمْ مِنْ شُرَكَائِهِمْ شُفَعَاءُ
Diyanet Meali:Onların, Allah’a koştukları ortaklardan kendileri için şefaatçılar da olmayacaktır.
30:13وَكَانُوا بِشُرَكَائِهِمْ كَافِرِينَ
Diyanet Meali:Artık onlar ortak koştukları şeyleri de inkâr ederler.
30:28هَلْ لَكُمْ مِنْ مَا مَلَكَتْ أَيْمَانُكُمْ مِنْ شُرَكَاءَ فِي مَا رَزَقْنَاكُمْ
Diyanet Meali:Kölelerinizden, verdiğimiz rızıklarda sizinle eşit haklara sahip olan ortaklarınız var mı?
30:40هَلْ مِنْ شُرَكَائِكُمْ مَنْ يَفْعَلُ مِنْ ذَٰلِكُمْ مِنْ شَيْءٍ
Diyanet Meali:Allah’a koştuğunuz ortaklardan, bunlardan herhangi bir şeyi yapabilen var mı?
34:27قُلْ أَرُونِيَ الَّذِينَ أَلْحَقْتُمْ بِهِ شُرَكَاءَ كَلَّا
Diyanet Meali:De ki: “Allah’a ortak tuttuklarınızı bana gösterin! Hayır! (Hiçbir şey Allah’a ortak olamaz.)”
35:40قُلْ أَرَأَيْتُمْ شُرَكَاءَكُمُ الَّذِينَ تَدْعُونَ مِنْ دُونِ اللَّهِ
Diyanet Meali:De ki: “Allah’ı bırakıp da taptığınız ortaklarınızı gördünüz mü?
39:29ضَرَبَ اللَّهُ مَثَلًا رَجُلًا فِيهِ شُرَكَاءُ مُتَشَاكِسُونَ
Diyanet Meali:Allah, birbiriyle çekişen ortak sahipleri bulunan bir (köle) adam (ile yalnızca bir kişiye ait olan bir köle adamı) örnek verdi.
41:47وَيَوْمَ يُنَادِيهِمْ أَيْنَ شُرَكَائِي قَالُوا آذَنَّاكَ مَا مِنَّا مِنْ شَهِيدٍ
Diyanet Meali:Allah onlara, “Nerede bana ortak koştuklarınız?” diye seslendiği gün şöyle derler: “Sana arz ederiz ki, içimizden onları gören hiçbir kimse yok.”
42:21أَمْ لَهُمْ شُرَكَاءُ شَرَعُوا لَهُمْ مِنَ الدِّينِ مَا لَمْ يَأْذَنْ بِهِ اللَّهُ
Diyanet Meali:Yoksa, Allah’ın izin vermediği bir dini kendilerine tutulacak yol kılan  ortakları mı var?
68:41أَمْ لَهُمْ شُرَكَاءُ فَلْيَأْتُوا بِشُرَكَائِهِمْ إِنْ كَانُوا صَادِقِينَ
Diyanet Meali:Yoksa onların ortakları mı var? Doğru söyleyenler iseler, haydi getirsinler ortaklarını! *
68:41أَمْ لَهُمْ شُرَكَاءُ فَلْيَأْتُوا بِشُرَكَائِهِمْ إِنْ كَانُوا صَادِقِينَ
Diyanet Meali:Yoksa onların ortakları mı var? Doğru söyleyenler iseler, haydi getirsinler ortaklarını! *

شِرْكٌ : İsim. 

31:13يَا بُنَيَّ لَا تُشْرِكْ بِاللَّهِ إِنَّ الشِّرْكَ لَظُلْمٌ عَظِيمٌ
Diyanet Meali:“Yavrum! Allah’a ortak koşma! Çünkü ortak koşmak elbette büyük bir zulümdür.”
34:22وَمَا لَهُمْ فِيهِمَا مِنْ شِرْكٍ وَمَا لَهُ مِنْهُمْ مِنْ ظَهِيرٍ
Diyanet Meali:“Onların yerde ve gökte hiçbir ortaklıkları yoktur. Allah’ın onlardan bir yardımcısı da yoktur.”
35:14وَيَوْمَ الْقِيَامَةِ يَكْفُرُونَ بِشِرْكِكُمْ وَلَا يُنَبِّئُكَ مِثْلُ خَبِيرٍ
Diyanet Meali:Kıyamet günü de sizin ortak koştuğunuzu inkâr ederler. Bunları sana hiç kimse, hakkıyla haberdar olan (Allah) gibi haber veremez.
35:40أَرُونِي مَاذَا خَلَقُوا مِنَ الْأَرْضِ أَمْ لَهُمْ شِرْكٌ فِي السَّمَاوَاتِ
Diyanet Meali:“Gösterin bana, onlar yerden ne yaratmışlardır?” Yoksa onların göklerde bir ortaklıkları mı var?
46:4أَرُونِي مَاذَا خَلَقُوا مِنَ الْأَرْضِ أَمْ لَهُمْ شِرْكٌ فِي السَّمَاوَاتِ
Diyanet Meali:Bana gösterin, yeryüzünden neyi yaratmışlardır? Yoksa göklerin yaratılışında onların bir ortaklığı mı var?

مُشْرِكٌ : İsim. İsm-i Fâil. İf’âl Bâbı (IV. Bâb). 

2:105مَا يَوَدُّ الَّذِينَ كَفَرُوا مِنْ أَهْلِ الْكِتَابِ وَلَا الْمُشْرِكِينَ أَنْ يُنَزَّلَ عَلَيْكُمْ مِنْ خَيْرٍ مِنْ رَبِّكُمْ
Diyanet Meali:Ne Kitab ehlinden inkâr edenler ve ne de Allah’a ortak koşanlar, Rabbinizden size bir iyilik gelmesini isterler.
2:135قُلْ بَلْ مِلَّةَ إِبْرَاهِيمَ حَنِيفًا وَمَا كَانَ مِنَ الْمُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:De ki: “Hayır, hakka yönelen İbrahim’in dinine uyarız. O, Allah’a ortak koşanlardan değildi.”
2:221وَلَا تُنْكِحُوا الْمُشْرِكِينَ حَتَّىٰ يُؤْمِنُوا
Diyanet Meali:İman etmedikleri sürece Allah’a ortak koşan erkeklerle, kadınlarınızı evlendirmeyin.
2:221وَلَعَبْدٌ مُؤْمِنٌ خَيْرٌ مِنْ مُشْرِكٍ وَلَوْ أَعْجَبَكُمْ
Diyanet Meali:Allah’a ortak koşan hür erkek hoşunuza gitse de; iman eden bir köle, Allah’a ortak koşan bir erkekten daha hayırlıdır.
3:67وَلَٰكِنْ كَانَ حَنِيفًا مُسْلِمًا وَمَا كَانَ مِنَ الْمُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:Fakat o, hanif (Allah’ı bir tanıyan, hakka yönelen) bir müslümandı. Allah’a ortak koşanlardan da değildi.
3:95قُلْ صَدَقَ اللَّهُ فَاتَّبِعُوا مِلَّةَ إِبْرَاهِيمَ حَنِيفًا وَمَا كَانَ مِنَ الْمُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:De ki: “Allah, doğru söylemiştir. Öyle ise hakka yönelen İbrahim’in dinine uyun. O, Allah’a ortak koşanlardan değildi.” *
6:14وَلَا تَكُونَنَّ مِنَ الْمُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:“(Bana, Allah’a teslim olanların ilki olmam emredildi) ve sakın Allah’a ortak koşanlardan olma (denildi).”
6:23ثُمَّ لَمْ تَكُنْ فِتْنَتُهُمْ إِلَّا أَنْ قَالُوا وَاللَّهِ رَبِّنَا مَا كُنَّا مُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:Sonunda onların manevraları, “Rabbimiz Allah’a andolsun ki biz (O’na) ortak koşanlar değildik” demelerinden başka bir şey olmayacaktır. *
6:79إِنِّي وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذِي فَطَرَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ حَنِيفًا وَمَا أَنَا مِنَ الْمُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:“Ben, hakka yönelen birisi olarak yüzümü, gökleri ve yeri yaratana döndürdüm. Ben, Allah’a ortak koşanlardan değilim.” *
6:106لَا إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ وَأَعْرِضْ عَنِ الْمُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. Allah’a ortak koşanlardan yüz çevir.
6:121وَإِنْ أَطَعْتُمُوهُمْ إِنَّكُمْ لَمُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Onlara boyun eğerseniz şüphesiz siz de Allah’a ortak koşmuş olursunuz.
6:137وَكَذَٰلِكَ زَيَّنَ لِكَثِيرٍ مِنَ الْمُشْرِكِينَ قَتْلَ أَوْلَادِهِمْ شُرَكَاؤُهُمْ
Diyanet Meali:Yine bunun gibi, Allah’a ortak koşanların çoğuna, koştukları ortaklar, çocuklarını öldürmelerini güzel gösterdi.
6:161دِينًا قِيَمًا مِلَّةَ إِبْرَاهِيمَ حَنِيفًا وَمَا كَانَ مِنَ الْمُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:(De ki: “Şüphesiz Rabbim beni doğru bir yola), dosdoğru bir dine, Hakk’a yönelen İbrahim’in dinine (iletti). O, Allah’a ortak koşanlardan değildi.”
9:1بَرَاءَةٌ مِنَ اللَّهِ وَرَسُولِهِ إِلَى الَّذِينَ عَاهَدْتُمْ مِنَ الْمُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:Allah ve Resûlünden, kendileriyle antlaşma yapmış olduğunuz müşriklere kesin bir uyarıdır: *
9:3أَنَّ اللَّهَ بَرِيءٌ مِنَ الْمُشْرِكِينَ وَرَسُولُهُ
Diyanet Meali:Allah ve Resûlü, Allah’a ortak koşanlardan uzaktır.
9:4إِلَّا الَّذِينَ عَاهَدْتُمْ مِنَ الْمُشْرِكِينَ ثُمَّ لَمْ يَنْقُصُوكُمْ شَيْئًا
Diyanet Meali:Ancak Allah’a ortak koşanlardan, kendileriyle antlaşma yapmış olduğunuz, sonra da antlaşmalarında size karşı hiçbir eksiklik yapmamış (ve sizin aleyhinize hiç kimseye yardım etmemiş) olanlar, bu hükmün dışındadır.
9:5فَإِذَا انْسَلَخَ الْأَشْهُرُ الْحُرُمُ فَاقْتُلُوا الْمُشْرِكِينَ حَيْثُ وَجَدْتُمُوهُمْ
Diyanet Meali:Haram aylar çıkınca bu Allah’a ortak koşanları artık bulduğunuz yerde öldürün.
9:6وَإِنْ أَحَدٌ مِنَ الْمُشْرِكِينَ اسْتَجَارَكَ فَأَجِرْهُ حَتَّىٰ يَسْمَعَ كَلَامَ اللَّهِ
Diyanet Meali:Eğer Allah’a ortak koşanlardan biri senden sığınma talebinde bulunursa, Allah’ın kelâmını işitebilmesi için ona sığınma hakkı tanı.
9:7كَيْفَ يَكُونُ لِلْمُشْرِكِينَ عَهْدٌ عِنْدَ اللَّهِ وَعِنْدَ رَسُولِهِ
Diyanet Meali:Allah’a ortak koşanların Allah katında ve Resûlü yanında bir ahdi nasıl olabilir?
9:17مَا كَانَ لِلْمُشْرِكِينَ أَنْ يَعْمُرُوا مَسَاجِدَ اللَّهِ شَاهِدِينَ عَلَىٰ أَنْفُسِهِمْ بِالْكُفْرِ
Diyanet Meali:Allah’a ortak koşanların, inkârlarına bizzat kendileri şahitlik edip dururken, Allah’ın mescitlerini imar etmeleri düşünülemez.
9:28إِنَّمَا الْمُشْرِكُونَ نَجَسٌ
Diyanet Meali:Allah’a ortak koşanlar ancak bir pislikten ibarettir.
9:33لِيُظْهِرَهُ عَلَى الدِّينِ كُلِّهِ وَلَوْ كَرِهَ الْمُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:(O), Allah’a ortak koşanlar hoşlanmasalar bile dinini, bütün dinlere üstün kılmak için, (peygamberini hidayetle ve hak dinle gönderendir).
9:36وَقَاتِلُوا الْمُشْرِكِينَ كَافَّةً كَمَا يُقَاتِلُونَكُمْ كَافَّةً
Diyanet Meali:Fakat Allah’a ortak koşanlar sizinle nasıl topyekûn savaşıyorlarsa, siz de onlarla topyekûn savaşın.
9:113مَا كَانَ لِلنَّبِيِّ وَالَّذِينَ آمَنُوا أَنْ يَسْتَغْفِرُوا لِلْمُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:(Cehennem ehli oldukları açıkça kendilerine belli olduktan sonra, -yakınları da olsalar-) Allah’a ortak koşanlar için af dilemek ne Peygambere yaraşır, ne de mü’minlere.
10:105وَأَنْ أَقِمْ وَجْهَكَ لِلدِّينِ حَنِيفًا وَلَا تَكُونَنَّ مِنَ الْمُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:“Hakka yönelen bir kimse olarak yüzünü dîne çevir. Sakın Allah’a ortak koşanlardan olma.” *
12:106وَمَا يُؤْمِنُ أَكْثَرُهُمْ بِاللَّهِ إِلَّا وَهُمْ مُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Onların çoğu Allah’a ancak ortak koşarak inanırlar. *
12:108عَلَىٰ بَصِيرَةٍ أَنَا وَمَنِ اتَّبَعَنِي وَسُبْحَانَ اللَّهِ وَمَا أَنَا مِنَ الْمُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:“Ben ve bana uyanlar bilerek (Allah’a çağırırız). Allah’ın şanı yücedir. Ben, Allah’a ortak koşanlardan değilim.”
15:94فَاصْدَعْ بِمَا تُؤْمَرُ وَأَعْرِضْ عَنِ الْمُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:Ey Muhammed! Şimdi sen, sana emrolunanı açıkça ortaya koy ve Allah’a ortak koşanlara aldırış etme. *
16:100إِنَّمَا سُلْطَانُهُ عَلَى الَّذِينَ يَتَوَلَّوْنَهُ وَالَّذِينَ هُمْ بِهِ مُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:Şeytanın hâkimiyeti, sadece onu dost edinenler ve Allah’a ortak koşanlar üzerindedir. *
16:120إِنَّ إِبْرَاهِيمَ كَانَ أُمَّةً قَانِتًا لِلَّهِ حَنِيفًا وَلَمْ يَكُ مِنَ الْمُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:Şüphesiz İbrahim, Allah’a itaat eden, hakka yönelen bir önder idi. Allah’a ortak koşanlardan değildi. *
16:123ثُمَّ أَوْحَيْنَا إِلَيْكَ أَنِ اتَّبِعْ مِلَّةَ إِبْرَاهِيمَ حَنِيفًا وَمَا كَانَ مِنَ الْمُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:Sonra da sana, “Hakka yönelen İbrahim’in dinine uy. O, Allah’a ortak koşanlardan değildi” diye vahyettik. *
22:31حُنَفَاءَ لِلَّهِ غَيْرَ مُشْرِكِينَ بِهِ
Diyanet Meali:Allah’a yönelen, O’na ortak koşmayan kimseler (olun).
24:3وَالزَّانِيَةُ لَا يَنْكِحُهَا إِلَّا زَانٍ أَوْ مُشْرِكٌ
Diyanet Meali:Zina eden bir kadınla da ancak zina eden veya Allah’a ortak koşan bir erkek evlenir.
28:87وَادْعُ إِلَىٰ رَبِّكَ وَلَا تَكُونَنَّ مِنَ الْمُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:Rabbine çağır ve sakın Allah’a ortak koşanlardan olma!
30:31مُنِيبِينَ إِلَيْهِ وَاتَّقُوهُ وَأَقِيمُوا الصَّلَاةَ وَلَا تَكُونُوا مِنَ الْمُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:Allah’a yönelmiş kimseler olarak yüzünüzü hak dine çevirin, O’na karşı gelmekten sakının, namazı dosdoğru kılın ve müşriklerden olmayın. *
30:42فَانْظُرُوا كَيْفَ كَانَ عَاقِبَةُ الَّذِينَ مِنْ قَبْلُ كَانَ أَكْثَرُهُمْ مُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:(De ki: “Yeryüzünde dolaşın da) önceki milletlerin sonlarının nasıl olduğuna bakın.” Onların çoğu Allah’a ortak koşan kimselerdi.
33:73لِيُعَذِّبَ اللَّهُ الْمُنَافِقِينَ وَالْمُنَافِقَاتِ وَالْمُشْرِكِينَ وَالْمُشْرِكَاتِ
Diyanet Meali:Münafık erkeklere ve münafık kadınlara, Allah’a ortak koşan erkeklere ve Allah’a ortak koşan kadınlara azap etmek için…
40:84قَالُوا آمَنَّا بِاللَّهِ وَحْدَهُ وَكَفَرْنَا بِمَا كُنَّا بِهِ مُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:“Yalnız Allah’a inandık; O’na ortak koşmakta olduğumuz şeyleri inkâr ettik” dediler.
41:6فَاسْتَقِيمُوا إِلَيْهِ وَاسْتَغْفِرُوهُ وَوَيْلٌ لِلْمُشْرِكِينَ
Diyanet Meali:“Artık O’na yönelin ve O’ndan bağışlanma dileyin. Allah’a ortak koşanların vay hâline!”
42:13كَبُرَ عَلَى الْمُشْرِكِينَ مَا تَدْعُوهُمْ إِلَيْهِ
Diyanet Meali:Fakat senin kendilerini çağırdığın şey (İslâm dini), Allah’a ortak koşanlara ağır geldi.
48:6وَيُعَذِّبَ الْمُنَافِقِينَ وَالْمُنَافِقَاتِ وَالْمُشْرِكِينَ وَالْمُشْرِكَاتِ
Diyanet Meali:Münafık erkeklere ve münafık kadınlara, Allah’a ortak koşan erkeklere ve Allah’a ortak koşan kadınlara azap etmesi (içindir).
61:9لِيُظْهِرَهُ عَلَى الدِّينِ كُلِّهِ وَلَوْ كَرِهَ الْمُشْرِكُونَ
Diyanet Meali:(O), kendisine ortak koşanlar hoşlanmasa da, dinini bütün dinlere üstün kılmak için (peygamberini hidayet ve hak din ile gönderendir).
98:1لَمْ يَكُنِ الَّذِينَ كَفَرُوا مِنْ أَهْلِ الْكِتَابِ وَالْمُشْرِكِينَ مُنْفَكِّينَ حَتَّىٰ تَأْتِيَهُمُ الْبَيِّنَةُ
Diyanet Meali:Kitap ehlinden inkâr edenler ile Allah’a ortak koşanlar, kendilerine apaçık delil gelinceye kadar (küfürden) ayrılacak değillerdi. *
98:6إِنَّ الَّذِينَ كَفَرُوا مِنْ أَهْلِ الْكِتَابِ وَالْمُشْرِكِينَ فِي نَارِ جَهَنَّمَ
Diyanet Meali:Şüphesiz, inkâr eden kitap ehli ile Allah’a ortak koşanlar, cehennem ateşindedirler.

مُشْرِكَةٌ : İsim. İsm-i Fâil. İf’âl Bâbı (IV. Bâb). Müennes. Müzekkeri: مُشْرِكٌ

2:221وَلَأَمَةٌ مُؤْمِنَةٌ خَيْرٌ مِنْ مُشْرِكَةٍ وَلَوْ أَعْجَبَتْكُمْ
Diyanet Meali:Allah’a ortak koşan kadın hoşunuza gitse de, mü’min bir cariye Allah’a ortak koşan bir kadından daha hayırlıdır.
24:3الزَّانِي لَا يَنْكِحُ إِلَّا زَانِيَةً أَوْ مُشْرِكَةً
Diyanet Meali:Zina eden erkek ancak, zina eden veya Allah’a ortak koşan bir kadınla evlenir.

مُشْرِكَاتٌ : İsim. İsm-i Fâil. İf’âl Bâbı (IV. Bâb). Kurallı Bayan Çoğul. Tekili: مُشْرِكَةٌ

2:221وَلَا تَنْكِحُوا الْمُشْرِكَاتِ حَتَّىٰ يُؤْمِنَّ
Diyanet Meali:İman etmedikleri sürece Allah’a ortak koşan kadınlarla evlenmeyin.
33:73لِيُعَذِّبَ اللَّهُ الْمُنَافِقِينَ وَالْمُنَافِقَاتِ وَالْمُشْرِكِينَ وَالْمُشْرِكَاتِ
Diyanet Meali:Münafık erkeklere ve münafık kadınlara, Allah’a ortak koşan erkeklere ve Allah’a ortak koşan kadınlara azap etmek için…
48:6وَيُعَذِّبَ الْمُنَافِقِينَ وَالْمُنَافِقَاتِ وَالْمُشْرِكِينَ وَالْمُشْرِكَاتِ
Diyanet Meali:Münafık erkeklere ve münafık kadınlara, Allah’a ortak koşan erkeklere ve Allah’a ortak koşan kadınlara azap etmesi (içindir).

مُشْتَرِكُونَ : İsim. İsm-i Fâil. İfti’âl Bâbı (VIII. Bâb). Kurallı Erkek Çoğul. Tekili: مُشْتَرِكٌ

37:33فَإِنَّهُمْ يَوْمَئِذٍ فِي الْعَذَابِ مُشْتَرِكُونَ
Diyanet Meali:Artık onlar o gün azapta ortaktırlar. *
43:39وَلَنْ يَنْفَعَكُمُ الْيَوْمَ إِذْ ظَلَمْتُمْ أَنَّكُمْ فِي الْعَذَابِ مُشْتَرِكُونَ
Diyanet Meali:Onlara, “(Bu temenniniz) bugün size asla fayda vermez. Çünkü zulmettiniz. Hepiniz azapta ortaksınız” denir. *