KÖK HARFLER: س ر ي
ANLAM:
سَرَى : Geceleyin veya gece vakti seyahat ya da yolculuk etmek.
AÇIKLAMA:
xx
DİĞER BAZI TÜREVLER:
سَرَى (geniş zaman يَسْرِى mastar isim سُرًى ve مَسْرًى):
سَرَى اَوْ سَارَ لَيْلًا : Geceleyin veya gece vakti seyahat ya da yolculuk etti.
سَرَى فِيهِ السَّمُّ : Zehir içine süzüldü.
سَرَى هَمُّهُ : Endişesi uçup gitti.
سَارَ بِهِ ya da سَرَى بِهِ ya da اَسْرَى بِهِ : Geceleyin veya gece vakti onu seyahat ya da yolculuk ettirdi; geceleyin onunla seyahat etti, geceleyin onu götürdü ya da onu taşıdı.
سَرِىٌّ : Bir dere veya çay; hurma ağaçlarına doğru akan bir dere.
KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ:
Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.
| Tür | Adet | Anlam | Örnek |
سَرَى | fiil-I | 1 | Geçip gitti, çıktı | 89/4 |
أَسْرَى | fiil-IV | 6 | Gece yürüyüşüne çıktı, geceleyin yürüdü | 17/1 |
سَرِيٌّ | isim | 1 | Seyyid, efendi, şerif; küçük nehir, çay | 19/24 |
| Toplam | 8 |
|
|
BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR:
Kök Harflerinin Yer Değişimi
Mahreci Benzeyen Kökler
Benzer Manada Kelimeler
- سَرَى
- سَرِيٌّ (a)
- سَرِيٌّ (b)
Zıt Manada Kelimeler
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER:
Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.
İsrâ’ | إِسْرَاء | 1: Yürütmek, göndermek. 2: Gece seferi yapmak. |
Sârî | سَارِى | Başkasına geçen, geçici. |
Sirâyet | سِرَايَة | Yayılmak, bulaşmak, geçmek. |
Seriyye | سَرِيَّة | Düşman üzerine gönderilen süvari müfrezesi. |
ÂYETLER:
DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.
سَرَى : Fiil-I.
89:4 | وَاللَّيْلِ إِذَا يَسْرِ |
Diyanet Meali: | Geçip giden geceye andolsun (ki, müşrikler azaba uğrayacaklardır). * |
أَسْرَى : Fiil-IV.
11:81 | فَأَسْرِ بِأَهْلِكَ بِقِطْعٍ مِنَ اللَّيْلِ وَلَا يَلْتَفِتْ مِنْكُمْ أَحَدٌ |
Diyanet Meali: | Geceleyin bir vakitte aileni al götür. İçinizden kimse ardına bakmasın. |
15:65 | فَأَسْرِ بِأَهْلِكَ بِقِطْعٍ مِنَ اللَّيْلِ وَاتَّبِعْ أَدْبَارَهُمْ |
Diyanet Meali: | “Gecenin bir bölümünde aile fertlerini yola çıkar, sen de arkalarından git.” |
17:1 | سُبْحَانَ الَّذِي أَسْرَىٰ بِعَبْدِهِ لَيْلًا مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ إِلَى الْمَسْجِدِ الْأَقْصَى الَّذٖى بَارَكْنَا حَوْلَهُ |
Diyanet Meali: | Kulunu (Muhammed’i) bir gece Mescid-i Haram’dan çevresini bereketlendirdiğimiz Mescid-i Aksa’ya götüren Allah’ın şanı yücedir. |
20:77 | وَلَقَدْ أَوْحَيْنَا إِلَىٰ مُوسَىٰ أَنْ أَسْرِ بِعِبَادِي |
Diyanet Meali: | (Firavun’un imana yanaşmaması üzerine) Mûsâ’ya, “Kullarımı (İsrailoğullarını) geceleyin (Mısır’dan) yürütüp çıkar.” diye vahyettik. |
26:52 | وَأَوْحَيْنَا إِلَىٰ مُوسَىٰ أَنْ أَسْرِ بِعِبَادِي إِنَّكُمْ مُتَّبَعُونَ |
Diyanet Meali: | Biz Mûsâ’ya, “Kullarımı geceleyin yola çıkar, muhakkak ki takip edileceksiniz” diye vahyettik. * |
44:23 | فَأَسْرِ بِعِبَادِي لَيْلًا إِنَّكُمْ مُتَّبَعُونَ |
Diyanet Meali: | Allah da şöyle dedi: “O hâlde kullarımı geceleyin yola çıkar, çünkü takip edileceksiniz.” * |
سَرِيٌّ : İsim.
19:24 | فَنَادَاهَا مِنْ تَحْتِهَا أَلَّا تَحْزَنِي قَدْ جَعَلَ رَبُّكِ تَحْتَكِ سَرِيًّا |
Diyanet Meali: | Bunun üzerine (Cebrail) ağacın altından ona şöyle seslendi: “Üzülme, Rabbin senin alt tarafında bir dere akıttı.” * |