KÖK HARFLER: ح س م
ANLAM:
حَسَمَ : Bir şeyi kesmek, o şeyi tamamen kesip atmak.
AÇIKLAMA:
حَسْمٌ : bir nesnenin eserini, izini izale etmek, silmek ya da ortadan kaldırmak. “Maddesini, mevcudiyetini ya da kaynağını sildi ya da ortadan kaldırdı” anlamında قَطَعَهُ فَحَسَمَهُ denir. Bundan dolayı kılıç حُسَامٌ diye adlandırılmıştır.
حَسْمُ الدَّاءِ : Dağlamak suretiyle hastalığın eserini, izini sildi ya da ortadan kaldırdı. “Etkilediği ya da uğradığı kişinin eserini, izini silen ya da ortadan kaldıran uğursuzluğa ya da talihsizliğe” de حُسُومٌ denmiştir. Yüce Allah şöyle buyurmuştur: وَثَمَانِيَةَ أيَّامٍ حُسُوماً …sekiz gün husûm halinde… (69/7). Burada geçen حُسُوماً kelimesi,
- Bir görüşe göre, “…onların eserlerini, izlerini silecek ya da ortadan kaldıracak bir şekilde…”,
- Bir görüşe göre, “…onların haberlerini silecek ya da ortadan kaldıracak bir şekilde…”,
- Bir başka görüşe göre ise, “…onların ömürlerini kesecek, yaşamlarına son verecek bir şekilde” anlamındadır.
Bu görüşlerin tümü de kelimenin genel anlamı dahilindedir. (Müfredât)
DİĞER BAZI TÜREVLER:
حَسَمَ (geniş zaman يَحْسِمُ mastar ismi حَسَمٌ):
حَسَمَهُ : O şeyi kesti ya da o şeyi tamamen kesip attı.
حَسَمَ الْعِرْقَ : Damarı kesti ve sonra kan akışını önlemek için onu dağladı.
حَسَمَ فِى الْعَمَلِ (mastar ismi حُسُومٌ) : İşinde çabaladı, didindi ya da kendini paraladı.
حَسَمَهُمْ : O şey onların helak olmasına neden oldu.
حُسَامٌ : Bir kılıç; keskin bir kılıç.
لَيْلَةٌ حُسَامٌ : Uzun süren bir gece; devamlı bir şerrin olduğu gece.
حُسُومٌ : Şanssızlık veya talihsizlik.
اَلْاَيَّامُ الْحُسُومُ : Şer ile dolu olan birbiri ardına gelen günler; iyiliğin veya saadetin kesildiği ya da engellendiği felaket günleri.
حُسُومًا : Aralıksız. Kesintisiz olarak.
KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ:
Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.
| Tür | Adet | Anlam | Örnek |
حُسُومٌ | isim | 1 | Kesmek, kökünden sökmek, silip süpürmek. | 69/7 |
| Toplam | 1 |
|
|
BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR:
Kök Harflerinin Yer Değişimi
Mahreci Benzeyen Kökler
Benzer Manada Kelimeler
- حَسَمَ
- حَسْمٌ
Zıt Manada Kelimeler
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER:
Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelere günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.
Hasm | حَسْم | Kesip atma, kesme, kat’ etme. |
Hâsim | حَاسِم | Kat’eden, hasmeden, kesip atan. |
Husûm | حُسُوم | Uğursuzluk. İdman. Birbiri ardınca devam üzere olmak. |
ÂYETLER:
DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.
حُسُومٌ : İsim.
69:7 | سَخَّرَهَا عَلَيْهِمْ سَبْعَ لَيَالٍ وَثَمَانِيَةَ أَيَّامٍ حُسُومًا |
Diyanet Meali: | Allah, onu kesintisiz olarak yedi gece, sekiz gün onların üzerine musallat etti. |