ر ج م

KÖK HARFLER: ر ج م

ANLAM: 

رَجَمَ : Taş atmak, taşlamak, vurmak ve öldürmek; öldüresiye taşlamak. Birini defetmek, onu kovmak. 

AÇIKLAMA:

xx

DİĞER BAZI TÜREVLER:

رَجَمَ (geniş zaman يَرْجُمُ mastar ismi رَجْمٌ):

رَجَمَهُ : Ona taşlar attı, onu taşladı veya ona vurdu ve öldürdü; onu öldüresiye taşladı; onu defetti, onu kovdu.

رَجَمَهُ ona lanet etti, onu suistimal etti, onu boykot etti, onu terk etti ve onu defetti, manalarına da gelmektedir.

رَجَمَ الرَّجُلُ : Adam varsayımda bulundu veya tahmini olarak konuştu.

رَجَمَ بِالْغَيْبِ : Hiçbir delil ve kanıt olmaksızın, bilmediği şey hakkında konuştu.

اَلرَّجِيمُ : Allah’ın (c.c.) merhametinden ve huzurundan defedilmiş, yani kabul edilmemiş; lanetlenmiş ve suistimal edilmiş; terk edilmiş, bırakılmış ve boykot edilmiş; taşa tutulmuş veya ölümüne taşlanmış; defedilmiş ve tüm iyilik ve erdemden yoksun bırakılmış.

رَجِيمٌ şu sözcükle eş anlamlıdır: مَرْجُوم 

الرَّجْمُ : Taş vb. gibi atmakta kullanılan şey, taşlamada istimal edilen madde. (Çoğulu: رُجُوم) 

KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ: 

Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.


Tür Adet Anlam Örnek Açıklama
رَجَمَ fiil-I 5 Taşladı, taşla öldürdü, taşlayarak öldürdü 36/18
مَرْجُومٌ isim 1 Taşla öldürülen, taşlanan 26/116
رَجِيمٌ isim 6 Kovulmuş, lânetlenmiş, mel’un 81/25
رَجْمٌ isim 1 (Bi’l Gayb): Kafadan atmak, zan üzere konuşmak, düşünmeden söylemek 18/22
رُجُومٌ isim 1 Taş vb. atmakta kullanılan şey (çoğul) 67/5 Tekil: رَجْمٌ

Toplam 14


BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR: 

Kök Harflerinin Yer Değişimi

Benzer Manada Kelimeler

  • رَجَمَ
  • رَجْمٌ
    • ظَنٌّ > bak: ظ ن ن
    • شَكٌّ > bak: ش ك ك
    • تَقْدِيرٌ > bak: ق د ر
    • تَوَهُّمٌ
    • حَدْسٌ
    • تَخْمِينٌ
  • رَجِيمٌ
    • لَعِينٌ > bak: ل ع ن
    • مَلْعُونٌ > bak: ل ع ن
    • مَرْجُومٌ > bu kök

Zıt Manada Kelimeler

  • رَجَمَ
    • أَكْرَمَ > bak: ك ر م
    • أَمْسَكَ > bak: م س ك
    • عَظَّمَ > bak: ع ظ م
    • لَمَّ > bak: ل م م
    • فَخَّمَ
    • قَرَّظَ
    • مَدَحَ
  • رَجْمٌ
    • تَيَقُّنٌ > bak: ي ق ن
    • تَثَبُّتٌ > bak: ث ب ت
    • تَأَكُّدٌ
  • رَجِيمٌ

TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER: 

Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.

Recm رَجْم Taşlamak. Çoğul: Rücûm
Recîm رَجِيم Taşlanmış.
Mercûm(e) مَرْجُوم(ة) Recmolunmuş. Taşlanmış, taşa tutulmuş.
Tercîm تَرْجِيم Taşlama.
Terceme تَرْجَمَة Çevirme, çeviri.
Tercümân تَرْجُمَان Bir dilde söylenen sözü başka dile çeviren kimse.
Mütercim مُتَرْجِم Çevirmen. Tercüman.
Mütercem مُتَرْجَم Çevrilmiş, tercüme edilmiş.

ÂYETLER:

DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.

رَجَمَ : Fiil-I. 

11:91 وَلَوْلَا رَهْطُكَ لَرَجَمْنَاكَ وَمَا أَنْتَ عَلَيْنَا بِعَزِيزٍ
Diyanet Meali: “Eğer kabilen olmasaydı, seni taşa tutardık. Zaten sen bizce itibarlı biri değilsin.”
18:20 إِنَّهُمْ إِنْ يَظْهَرُوا عَلَيْكُمْ يَرْجُمُوكُمْ أَوْ يُعِيدُوكُمْ فِي مِلَّتِهِمْ
Diyanet Meali: “Çünkü onlar sizi ele geçirirlerse ya taşlayarak öldürürler, yahut kendi dinlerine döndürürler.”
19:46 لَئِنْ لَمْ تَنْتَهِ لَأَرْجُمَنَّكَ وَاهْجُرْنِي مَلِيًّا
Diyanet Meali: “Eğer vazgeçmezsen, mutlaka seni taşa tutarım. Uzun bir süre benden uzaklaş!”
36:18 لَئِنْ لَمْ تَنْتَهُوا لَنَرْجُمَنَّكُمْ وَلَيَمَسَّنَّكُمْ مِنَّا عَذَابٌ أَلِيمٌ
Diyanet Meali: “Eğer vazgeçmezseniz, sizi mutlaka taşlarız ve bizim tarafımızdan size elem dolu bir azap dokunur.”
44:20 وَإِنِّي عُذْتُ بِرَبِّي وَرَبِّكُمْ أَنْ تَرْجُمُونِ
Diyanet Meali: “Şüphesiz ki ben, beni taşlamanızdan, benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah’a sığındım.”*

مَرْجُومِينَ : İsim. İsm-i Mef’ûl. Kurallı Erkek Çoğul. Nasb / Cerr Hali. Tekili: مَرْجُومٌ

26:116 قَالُوا لَئِنْ لَمْ تَنْتَهِ يَا نُوحُ لَتَكُونَنَّ مِنَ الْمَرْجُومِينَ
Diyanet Meali: Dediler ki: “Ey Nûh! (Bu işten) vazgeçmezsen mutlaka taşlananlardan olacaksın!”*

رَجِيمٌ : İsim.

3:36 وَإِنِّي أُعِيذُهَا بِكَ وَذُرِّيَّتَهَا مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ
Diyanet Meali: “Onu ve soyunu kovulmuş şeytandan senin korumana bırakıyorum.”
15:17 وَحَفِظْنَاهَا مِنْ كُلِّ شَيْطَانٍ رَجِيمٍ
Diyanet Meali: Onu kovulmuş her şeytandan koruduk.*
16:98 فَإِذَا قَرَأْتَ الْقُرْآنَ فَاسْتَعِذْ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ
Diyanet Meali: Kur’an okuduğun zaman, kovulmuş şeytandan Allah’a sığın.*
81:25 وَمَا هُوَ بِقَوْلِ شَيْطَانٍ رَجِيمٍ
Diyanet Meali: Kur’an, kovulmuş şeytanın sözü değildir.*
15:34 قَالَ فَاخْرُجْ مِنْهَا فَإِنَّكَ رَجِيمٌ
Diyanet Meali: Allah, “Öyleyse çık oradan, çünkü sen kovuldun.” dedi.
38:77 قَالَ فَاخْرُجْ مِنْهَا فَإِنَّكَ رَجِيمٌ
Diyanet Meali: Allah, şöyle dedi: “Öyle ise çık oradan (cennetten), çünkü sen kovuldun.”*

رَجْمٌ : İsim. 

18:22 وَيَقُولُونَ خَمْسَةٌ سَادِسُهُمْ كَلْبُهُمْ رَجْمًا بِالْغَيْبِ
Diyanet Meali: Bazıları bilmedikleri şey hakkında atıp tutarak: “Beş kişidirler, altıncıları köpekleridir” diyecekler.

رُجُومٌ : İsim. Çoğul. Tekili: رَجْمٌ

67:5 وَجَعَلْنَاهَا رُجُومًا لِلشَّيَاطِينِ
Diyanet Meali: Onları şeytanlara atılan taşlar yaptık.