أ ز ر

KÖK HARFLER:  أ ز ر

ANLAM: 

أَزَرَ : Etrafını sarmak ve kuşatmak.

AÇIKLAMA:

xx

DİĞER BAZI TÜREVLER:

اَزَرَ (geniş zamanlı يَاْزِرُ ve mastar isim اَزْرٌ):

اَزَرَهُ : Onun etrafını sardı veya kuşattı.

اَزَّرَهُ şununla (اَزَرَهُ) aynı anlam: (1) Ona bir اِزَارٌ yani bele sarılan bir kuşak giydirdi; (2) O kişiyi veya şeyi güçlendirdi.

اَزَرَهُ ve اٰزَرَهُ : Ona yardım etti, destek oldu, faydası dokundu, ona güç verdi. Takviye etti.

اٰزَرْتُ الرَّجُلَ عَلَى فُلَانٍ : Böyle bir şey karşısında adama yardım edip güç verdim.

اٰزَرَ الشَّىْءُ الشَّىْءَ : O şey diğerine eşitti veya denkti.

اَزْرٌ : anlamları: (1) Güç; (2) zayıflık; (3) arka taraf; (4) yardım, destek veya fayda.

اِزَارٌ : anlamları: (1) Bele sarılan bir kuşak; (2) namus; (3) kişinin karısı veya kendisi ya da karısı ve çocukları veya ailesi.

فُلَانٌ عَفِيفُ الْاِزَارِ : Falanca kişi namusludur.

KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ: 

Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.


Tür Adet Anlam Örnek
آزَرَ fiil-IV 1 Takviye etti, güçlendirdi 48/29
أَزْرٌ isim 1 Kuvvet, güç 20/31

Toplam 2

BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR: 

Mahreci Benzeyen Kökler

Benzer Manada Kelimeler

Zıt Manada Kelimeler

  • آزَرَ
    • خَذَلَ > bak: خ ذ ل
    • تَرَكَ > bak: ت ر ك
    • (أَعْرَضَ (عَنْ > bak: ع ر ض
    • تَقَاعَسَ
  • أَزْرٌ

TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER: 

Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.

İzâr إِزَار Peştemal. Göğüsten aşağı örtülen elbiseler. İsmet. Zevce.
Mi’zer مِئْزَر Peştemal.  Çoğul: Meâzir
Teezzür تَأَزُّر Örtünme, bürünme. Tesettür.

ÂYETLER:

DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.

آزَرَ : Fiil-IV.

48:29 كَزَرْعٍ أَخْرَجَ شَطْأَهُ فَآزَرَهُ فَاسْتَغْلَظَ فَاسْتَوَىٰ
Diyanet Meali: Onlar filizini çıkarmış, onu kuvvetlendirmiş, kalınlaşmış, (gövdesi üzerine) dikilmiş bir ekin gibidirler.

أَزْرٌ : İsim.

20:31 اشْدُدْ بِهِ أَزْرِي
Diyanet Meali: “Onunla gücümü artır.”*