KÖK HARFLER: ش ف ه
ANLAM:
شَفَهَ : Dudağına çarpmak. Dudağını, dudağının yanına koymak.
AÇIKLAMA:
xx
DİĞER BAZI TÜREVLER:
شَفَهَ (geniş zaman يَشْفَهُ mastar isim شَفْهٌ): Onun dudağına (شَفَةٌ) çarptı.
شَافَهَهُ : Dudağını, dudağının yanına koydu.
شَفَةٌ : Bir insanın dudağı.
شَفَتَا الْاِنْسَانِ : Bir kimsenin iki dudağı.
وَ لِسَانًا وَ شَفَتَيْنِ : Ve bir dil ve iki dudak (90:9).
بِنْتُ شَفَةٍ : Bir sözcük.
لَهُ فِى النَّاسِ شَفَةٌ : İnsanlar arasında övgüye naildir.
KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ:
Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.
Tür | Adet | Anlam | Örnek | |
شَفَةٌ | isim | 1 | Dudak | 90/9 |
Toplam | 1 |
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER:
Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.
Şefe | شَفَة | Dudak. | Çoğul: Şifâh, Şefevât |
Şefeteyn | شَفَتَيْنِ | İki dudak. |
|
Şifâhî | شِفَاهِى | Sözlü, ağızdan, şifahen. |
|
Şifahen | شِفَاهًا | Ağızdan, sözle söyleyerek. |
|
ÂYETLER:
DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.
شَفَتَيْنِ : İsim. İkili isim. Nasb / Cerr Hali. Tekili: شَفَةٌ
90:9 | وَلِسَانًا وَشَفَتَيْنِ |
Diyanet Meali: | (Biz ona) bir dil, iki dudak (vermedik mi?) |