KÖK HARFLER: خ ل ع
ANLAM:
خَلَعَ : Bir şeyi çıkarmak. O şeyden kurtulmak.
AÇIKLAMA:
xx
DİĞER BAZI TÜREVLER:
خَلَعَ (geniş zamanlı يَخْلَعُ mastar ismi خَلْعٌ):
خَلَعَهُ : O şeyi çıkardı, o şeyden kurtuldu ya da o şeyi ondan çıkardı.
خَلَعَ عَلَيْهِ : Ona bir şeref kaftanı bahşetti. Yüce Peygamber’in (s.a.v) Halife Osman’a (r.a) şöyle söylediği rivayet edilir: اِنَّ اللّٰهَ سَيُقَمِّصُكَ قَمِيصًا وَ اِنَّكَ قُلَاصٌ عَلَى خَلْعِهِ : Muhakkak ki Allah (c.c.) sana hilafet denen bir gömlek giydirecek ve senden onu çıkarman istenecek ve seni buna zorlayacaklar.
خَلَعَ يَدًا مِنْ طَاعَةٍ : Bağlılığından kurtuldu.
خُلِعَ الْوَالِى : Vali görevden alınmıştı.
خَلَعَ اِمْرَاَتَهُ : Ondan bir tazminat veya bedel karşılığında karısını boşadı.
خَلَعَهُ اَهْلُهُ : Ailesi onu reddetti.
نَخْلَعُ وَنَتْرُكُ مَنْ يَفْجُرُكَ : Sana itaat etmeyeni reddederiz ve yüzüstü bırakırız.
خُلْعَةٌ : Kadından adama bir tazminat veya bedel karşılığında bir kadının kocasından boşanma hali; malın seçilen kısmının en iyisi; bir adamdaki zayıflık.
وَقَعَتْ بَيْنَهُمَا الْخُلْعَةُ : Bir diyet veya bedel karşılığında iki kişi arasındaki ayrılık
خُلْعٌ : Kadın tarafından verilen bir diyet karşılığında ya da kocası tarafından bırakılması için bir bedel veya tazminat karşılığında bir kadının boşanması.
KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ:
Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.
| Tür | Adet | Anlam | Örnek |
خَلَعَ | fiil-I | 1 | Çıkardı | 20/12 |
| Toplam | 1 |
|
|
BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR:
Mahreci Benzeyen Kökler
Benzer Manada Kelimeler
- خَلَعَ
- خَلَاعَةٌ
Zıt Manada Kelimeler
- خَلَعَ (a)
- خَلَعَ (b)
- خَلَاعَةٌ
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER:
Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelere günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.
Hal’ | خَلْع | Tahttan indirme. Kaldırma. Boşanma. Soyma. | Hal’ etmek |
Hâli’ | خَالِع | Boşanmış erkek. |
|
Halî’ | خَلِيع | Soyulmuş. |
|
Halâat | خَلَاعَة | Yüzsüzlük. |
|
Tahlî’ | تَخْـلِيع | Söküp çıkarmak. Koparmak. Tahttan indirmek. |
|
İnhilâ’ | اِنْخِلَاع | Def’olunma, çıkarılma, kovulma. |
|
İhtilâ’ | اِخْتِلَاع | Boşama. |
|
ÂYETLER:
DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.
خَلَعَ : Fiil-I.
20:12 | إِنِّي أَنَا رَبُّكَ فَاخْلَعْ نَعْلَيْكَ إِنَّكَ بِالْوَادِ الْمُقَدَّسِ طُوًى |
Diyanet Meali: | “Şüphe yok ki, ben senin Rabbinim. Hemen ayakkabılarını çıkar. Çünkü sen mukaddes vadi Tuvâ’dasın.” * |