ح ط م

KÖK HARFLER:  ح ط م

ANLAM: 

حَطَمَ : Bir şeyi kırmak, o şeyi parçalara ayırmak, o şeyi ezmek. 

AÇIKLAMA:

xx

DİĞER BAZI TÜREVLER:

حَطَمَ (geniş zamanlı يَحْطِمُ mastar ismi حَطْمًا):

حَطَمَهُ veya حَطَّمَهُ : O şeyi kırdı; o şeyi parçalara ayırdı; o kişi veya şey, o şeyi ezdi. يَحْطِمُ بَعْضُهُمْ بَعْضًا : Birbirlerini ezerler.

حَطَمَ فُلَانًا اَهْلُهُ : Ailesi onu kırgın, yaşlı bir adam haline getirdi.

حَطَمَتْهُ السِّنُّ : İlerleyen yaşı onun belini büktü ya da güçsüz hale getirdi.

حَطِمَ (geniş zamanlı يَحْطَمُ ) : O şey kırıldı ya da parçalara ayrıldı.

حَطِمَتِ الدَّابَّةُ : Hayvan yaşlandı ve yaşlandıkça zayıfladı ve bitkin bir hale geldi.

اِنْحَطَمَ عَلَيْهِ النَّاسُ : İnsanlar üzerine üşüştü.

حُطَامٌ : Kırılmış parçalar; yumurta parçaları; yumurtanın kabuğu.

حُطَامُ الدُّنْيَا : Bu dünyanın fani malları.

حُطَامَةٌ : İçine atılan her şeyi parçalara ayıran harlı bir ateş; aynı zamanda Cehennem veya Cehennem ateşi için de kullanılan bir addır; çok yiyen bir adam (her şeyi yemeğe katar); doyumsuz bir adam; çok sayıda deve ve koyun veya keçi; hayvanlara az merhamet gösteren.

اَلْحَطِيمُ : Kabe’nin duvarı (Hicr-i İsmail).

KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ: 

Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.


Tür Adet Anlam Örnek
حَطَمَ fiil-I 1 Kırdı, ufalttı, ezdi, çiğnedi 27/18
حُطَامٌ isim 3 Kırpıntı haline gelmiş kuru nebat, çör çöp, çalı çırpı. 39/21
حُطَمَةٌ isim 2 Çok kıran, ufaltan. Kendisini yalanlayanları çokça ezdiği, içine döktüğü için, cehenneme de ıtlak edilmiştir. 104/4

Toplam 6

BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR: 

Mahreci Benzeyen Kökler

Benzer Manada Kelimeler

Zıt Manada Kelimeler

TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER: 

Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelere günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.

Hutâm حُطَام Kuru cisim kırıntısı. Çer çöp.
Hutame حُطَمَة Cehennemin beşinci tabakası. İnatçı münkirlerin yeri olup, Gayya Kuyusunun bulunduğu kısım.
İnhitâm اِنْحِطَام Kırılma, ezilme, ufalanma.

ÂYETLER:

DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.

حَطَمَ : Fiil-I.

27:18 ادْخُلُوا مَسَاكِنَكُمْلَا يَحْطِمَنَّكُمْ سُلَيْمَانُ وَجُنُودُهُ
Diyanet Meali: Yuvalarınıza girin, Süleyman ve ordusu sizi ezmesinler.

حُطَامٌ : İsim. 

39:21 ثُمَّ يَهِيجُ فَتَرَاهُ مُصْفَرًّا ثُمَّ يَجْعَلُهُ حُطَامًا
Diyanet Meali: Sonra ekinler kuruyor da onları sapsarı kesilmiş görüyorsun. Sonra da Allah onları kurumuş çer çöp hâline getirir. 
56:65 لَوْ نَشَاءُ لَجَعَلْنَاهُ حُطَامًا فَظَلْتُمْ تَفَكَّهُونَ
Diyanet Meali: Dileseydik, onu kuru bir çöp yapardık da şaşkınlık içinde şöyle geveleyip dururdunuz. *
57:20 ثُمَّ يَهِيجُ فَتَرَاهُ مُصْفَرًّا ثُمَّ يَكُونُ حُطَامًا
Diyanet Meali: Sonra kurumaya yüz tutar da sen onu sararmış olarak görürsün. Sonra da çer çöp olur. 

حُطَمَةٌ : İsim. 

104:4 كَلَّا لَيُنْبَذَنَّ فِي الْحُطَمَةِ
Diyanet Meali: Hayır! Andolsun ki o, Hutâme’ye atılacaktır. *
104:5 وَمَا أَدْرَاكَ مَا الْحُطَمَةُ
Diyanet Meali: Hutame’nin ne olduğunu sen ne bileceksin? *