KÖK HARFLER: ج ن ي
ANLAM:
جَنَى : Ağaçtan meyve toplamak, koparmak.
AÇIKLAMA:
جَنَيْتُ الثَّمَرَةَ ve اِجْتَنَيْتُهَا : Ağaçtan meyve devşirdim, topladım, kopardım ya da aldım.
جَنْىٌ ve جَنِىٌّ : Devşirilen, toplanan, koparılan ya da alınan meyve veya bal. جَنِىٌّ kelimesi daha çok “taze olanlarla” ilgili kullanılır. Yüce Allah şöyle buyurmuştur: تُسَاقِطْ عَلَيْكِ رُطَباً جَنِيّاً Üzerine derilmiş taze hurmalar dökülsün (19/25).
Yine şöyle buyurmuştur: وَجَنَى الْجَنَّتَيْنِ دَانٍ İki cennetin de devşirmesi yakındır (55/54).
أَجْنَى الشَّجَرُ : Ağacın meyvesi olgunlaştı.
أَجْنَتِ اْلأَرْضُ : Bir arazi çok جَنَى’ya; yani devşirilecek, toplanacak, koparılacak ya da alınacak çayıra veya yeşilliğe, mantara vs sahip oldu. Buradan müsteâr olarak “Filan kişi bir suç, cürüm ya da kabahat işledi” anlamında جَنَى فُلاَنٌ جِنَايَةً şeklinde kullanılmıştır. Bu kullanımıyla, yakın anlamda müsteâr olarak kullanılan اِجْتَرَمَ fiiline benzer. (Müfredât)
DİĞER BAZI TÜREVLER:
جَنَى (geniş zaman يَجْنِى mastar isim جَنًى veya جَنْىٌ):
جَنَى الثَّمَرَةَ : Ağaçtan meyve topladı, kopardı ya da aldı; onu tazeyken kopardı.
جَنَى ذَهَبًا : Madenden altın topladı.
جَنَى الْعُلَى : Şöhret ya da saygınlık kazandı.
جَنَى عَلَيْهِ : Ona karşı bir günah işledi.
جَنَى شَرًّا : Kötü bir şey yaptı.
جَنًى veya جَنِىٌّ : Ağaçtan toplanan ya da koparılan şey; tazeyken toplanan ya da koparılan şey; henüz toplanmış ya da koparılmış meyve; جَنًى toplanmaya ya da koparılmaya hazır meyve manasına gelmektedir; olgun taze hurmalar ve üzümler, hatta pamuk ve yeşillik ve madeninden toplanan altın ve toplandığında bal ve denizden toplanmış gibi deniz kabukları manasına da gelmektedir.
KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ:
Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.
| Tür | Adet | Anlam | Örnek |
جَنِيٌّ | isim | 1 | Taze | 19/25 |
جَنَى | isim | 1 | Ağaçlardan meyve devşirme | 55/54 |
| Toplam | 2 |
|
|
BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR:
Benzer Manada Kelimeler
- جَنَى (a)
- جَنَى (b)
Zıt Manada Kelimeler
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER:
Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.
Câni | جَانِي | 1: Cinayet işlemiş olan kimse. 2: Acımasız, gaddar. |
|
Cinâyet | جِنَايَة | Adam öldürme. | Çoğul: Cinâyât |
Cinâî | جِنَائِيّ | Cinayetle ilgili. |
|
Tecennî | تَجَنِّي | Meyve devşirme. |
|
Mütecennî | مُتَجَنِّي | Meyve devşiren, meyve toplayan. |
|
İctinâ | اِجْتِنَاء | Meyve toplamak. Meyve devşirmek. Bir yere toplamak. |
|
Müctenâ | مُجْتَنَي | Toplanılmış, devşirilmiş. |
|
Cenâ kelimesi, “meyveyi toplamak” anlamındadır. Daha çok taze olan meyvenin toplanmasında kullanılır.
Cinayet kelimesi, bu anlamdan istiare yoluyla türetilmiş bir kelimedir.
Câni de “cinayetj işleyen” anlamındadır.
ÂYETLER:
DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.
جَنِيٌّ : İsim. Sıfat.
19:25 | وَهُزِّي إِلَيْكِ بِجِذْعِ النَّخْلَةِ تُسَاقِطْ عَلَيْكِ رُطَبًا جَنِيًّا |
Diyanet Meali: | “Hurma ağacını kendine doğru silkele ki sana taze hurma dökülsün.” * |
جَنَى : İsim.
55:54 | مُتَّكِئِينَ عَلَىٰ فُرُشٍ بَطَائِنُهَا مِنْ إِسْتَبْرَقٍ وَجَنَى الْجَنَّتَيْنِ دَانٍ |
Diyanet Meali: | Onlar astarları kalın ipekten olan döşeklere yaslanırlar. Bu iki cennetin meyveleri (zahmetsizce alınacak kadar) yakındır. * |