KÖK HARFLER: س ر ق
ANLAM:
سَرَقَ : Birisinden mal çalmak; o şeyi gizlice ve hileyle almak. Birisini soymak.
AÇIKLAMA:
xx
DİĞER BAZI TÜREVLER:
سَرَقَ (geniş zaman يَسْرِقُ mastar isim سَرَقٌ ve سَرَقَةٌ):
سَرَقَ مِنْهُ مَالًا : Ondan mal çaldı; o şeyi gizlice ve hileyle aldı.
سَرَقَهُمْ : Onları soydu.
سَرَقَ السَّمْعَ ya da اِسْتَرَقَ السَّمْعَ : Gizlice dinledi ya da kulak hırsızlığı yaptı. (15:18)
سُرِقَ صَوْتُهُ : Sesi kısıldı.
سُرِقَتْ عِرْضِى : Şan veya şöhretimden edildim.
سَرَقَتْنِى عَيْنِى : Gözlerim beni zayıf düşürdü.
سَرَقَ (geniş zaman يَسْرَقُ ) : O şey algılanamazdı ya da o hale geldi.
سَارِقٌ (çoğul hali سَارِقُونَ ve سَارِقِينَ ve سَرَقَةٌ ve سُرَّاقٌ ) : Bir hırsız; çalan kişi.
KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ:
Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.
| Tür | Adet | Anlam | Örnek | Açıklama |
سَرَقَ | fiil-I | 4 | Çaldı, hırsızlık yaptı | 12/77 |
|
اِسْتَرَقَ | fiil-VIII | 1 | Kulak hırsızlığı yaptı | 15/18 |
|
سَارِقٌ | isim | 4 | Çalan, hırsızlık yapan | 5/38 | Müennes: سَارِقَةٌ |
| Toplam | 9 |
|
|
|
BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR:
Kök Harflerinin Yer Değişimi
Benzer Manada Kelimeler
- سَرَقَ
- سَارِقٌ
- لِصٌّ
- نَشَّالٌ
- طَرَّارٌ
- طِمْلٌ
- دَاعِرٌ
- عِمْرُوطٌ
Zıt Manada Kelimeler
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER:
Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelere günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.
Sârik | سَارِق | Hırsız. |
Serîka | سَرِيقَة | Çalınmış. |
Sirkat | سِرْقَة | Çalma, hırsızlık. |
Tesrîk | تَسْرِيق | Bir kimseye hırsız deme. |
Tesrîkât | تَسْرِيقَات | Hırsızlıkla suçlamalar. |
Müsâraka(t) | مُسَارَقَة | Hırsızlık, çalma. |
ÂYETLER:
DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.
سَرَقَ : Fiil-I.
12:77 | قَالُوا إِنْ يَسْرِقْ فَقَدْ سَرَقَ أَخٌ لَهُ مِنْ قَبْلُ |
Diyanet Meali: | Dediler ki: “Eğer o çalmışsa, daha önce onun bir kardeşi de çalmıştı.” |
12:77 | قَالُوا إِنْ يَسْرِقْ فَقَدْ سَرَقَ أَخٌ لَهُ مِنْ قَبْلُ |
Diyanet Meali: | Dediler ki: “Eğer o çalmışsa, daha önce onun bir kardeşi de çalmıştı.” |
12:81 | ارْجِعُوا إِلَىٰ أَبِيكُمْ فَقُولُوا يَا أَبَانَا إِنَّ ابْنَكَ سَرَقَ |
Diyanet Meali: | “Siz babanıza dönün ve deyin ki: “Ey babamız! Şüphesiz oğlun hırsızlık etti.” |
60:12 | اِذَا جَاءَكَ الْمُؤْمِنَاتُ يُبَايِعْنَكَ عَلَىٰ أَنْ لَا يُشْرِكْنَ بِاللَّهِ شَيْئًا وَلَا يَسْرِقْنَ |
Diyanet Meali: | (Ey Peygamber!) Mü’min kadınlar, Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, … konusunda sana biat etmek üzere geldikleri zaman, biatlarını kabul et. |
اِسْتَرَقَ : Fiil-VIII.
15:18 | إِلَّا مَنِ اسْتَرَقَ السَّمْعَ فَأَتْبَعَهُ شِهَابٌ مُبِينٌ |
Diyanet Meali: | Ancak kulak hırsızlığı eden olursa, onu da parlak bir ateş takip etmektedir. * |
سَارِقٌ : İsim. İsm-i Fâil.
5:38 | وَالسَّارِقُ وَالسَّارِقَةُ فَاقْطَعُوا اَيْدِيَهُمَا |
Diyanet Meali: | Hırsız erkek ile hırsız kadının ellerini kesin. |
12:70 | ثُمَّ أَذَّنَ مُؤَذِّنٌ أَيَّتُهَا الْعِيرُ إِنَّكُمْ لَسَارِقُونَ |
Diyanet Meali: | Sonra da bir çağırıcı şöyle seslendi: “Ey kervancılar! Siz hırsızsınız.” |
12:73 | مَا جِئْنَا لِنُفْسِدَ فِي الْأَرْضِ وَمَا كُنَّا سَارِقِينَ |
Diyanet Meali: | “Biz bu ülkede fesat çıkarmaya gelmedik, hırsız da değiliz.” |
سَارِقَةٌ : İsim. İsm-i Fâil. Müennes. Müzekkeri: سَارِقٌ
5:38 | وَالسَّارِقُ وَالسَّارِقَةُ فَاقْطَعُوا أَيْدِيَهُمَا جَزَاءً بِمَا كَسَبَا |
Diyanet Meali: | Yaptıklarına bir karşılık olmak üzere hırsız erkek ile hırsız kadının ellerini kesin. |