خ ر ب

KÖK HARFLER:  خ ر ب

ANLAM: 

خَرِبَ : (Ev) harabe, virane, terk edilmiş, ıssız veya boş bir halde olmak.

AÇIKLAMA:

Fiil olarak “Bir yer harap, viran, ıssız, nüfusu boşalmış, terk edilmiş, kimsesiz bırakılmış ya da mamurluğun/bayındırlığın zıddı bir halde idi ya da o hale geldi” anlamında خَرِبَ اْلَمَكَانُ şeklinde kullanılır. Mastarı خَرَابٌ şeklinde gelir. Bu, عِمَارَةٌ’nin zıddıdır. Yüce Allah şöyle buyurmuştur: وَسَعَى فِي خَرَابِهَا …onların harap olmasına çalışan… (2/114)

أَخْرَبَهُ ve خَرَّبَهُ : Şu yeri harap, viran, ıssız, nüfusu boşaltılmış, terk edilmiş, kimsesiz bırakılmış ya da mamurluğun/bayındırlığın zıddı bir hale getirdi, çevirdi. 

Yüce Allah şöyle buyurmuştur: يُخْرِبُونَ بُيُوتَهُمْ بِأيْدِيهِمْ وَأيْدِي الْمُؤْمِنِينَ Öyle ki evlerini kendi elleriyle ve mü’minlerin elleriyle yıkıyorlardı (59/2). Onların evlerini kendi elleriyle harap etmeleri yalnızca, Allah Rasulü ile (s.a.v.) ashâbı için geride bir şeyin kalmaması içindir. Bazıları bunun, “Evlerinden çıkmaları, göçmeleri veya sürülmeleri sebebiyle olduğunu” söylemiştir.

خُرْبَةٌ : Kulakta bulunan giriş geniş yarık. Bunun, bulunduğu kulağı harap ettiği düşünülerek böyle adlandırılmıştır.

“Kulağı yarık, yarılmış erkek veya kadın” anlamında رَجُلٌ َأخْرَبُ ve اِمْرَأةٌ خَرْبَاءُ denir. Bu kullanımıyla “Eli kesik, kesilmiş erkek veya kadın” anlamında kullanılan (eril) أقْطَعُ ve (dişil) قَطْعَاءِ kullanımlarına benzer. Sonradan “tulumun kulağındaki, kulak şeklindeki tutağındaki yarık” buna benzetilerek, “tulumun tutağı veya kulpu” anlamında خُرْبَةُ الْمَزَادَةِ denmiştir. Kelimenin bu anlamdaki istiareli kullanımı, أُذْنٌ (kulak) kelimesinin aynı anlamdaki istiareli kullanımına benzer.

خَارِبٌ kelimesi “deve hırsızlığına” tahsis edilmiştir.

خَرَبٌ : Toy kuşunun erkeği. Çoğulu خِِرْبَانٌ şeklinde gelir. (Müfredât)

DİĞER BAZI TÜREVLER:

خَرِبَ (geniş zaman يَخْرَبُ mastar ismi خَرَابٌ):

خَرِبَ الْبَيْتُ : Ev harabe, virane, terk edilmiş, ıssız veya boş bir haldeydi ya da o hale geldi.

خَرَبَ (geniş zaman يَخْرُبُ ) : (O adam) Bir hırsız oldu.

اَخْرَبَ ve خَرَّبَ ve de خَرَبَ : Bir evi veya bir meskeni harabeye çevirdi ya da virane, terk edilmiş, ıssız veya boş bir hale getirdi.

KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ: 

Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.


Tür Adet Anlam Örnek
أَخْرَبَ fiil-IV 1 Harap etti, yıktı, çökertti 59/2
خَرَابٌ isim 1 Yıkılmış, boşalmış, harap olmuş 2/114

Toplam 2

BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR: 

Kök Harflerinin Yer Değişimi

Mahreci Benzeyen Kökler

Benzer Manada Kelimeler

Zıt Manada Kelimeler

TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER: 

Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.

Harâb خَرَاب Viran. Issız. Yıkık. Perişan.
Harâbe خَرَابَة 1: Eski çağlardan kalmış şehir veya yapı, ören, kalıntı.  2: Yıkılmış veya yıkılmaya yüz tutmuş yapı.  3: Harab yer. Şehir veya ev yıkıntısı. Perişan yerler. Çoğul: Harâbât
Harâbiyyet خَرَابِيَّة Yıkılma. Harablık.
Hırpâni ——— Perişan kılıklı, derbeder. 
Hırpalamak ——— 1: Örselemek. 2: Dövmek. 3:İtip kakmak, azarlamak veya yıpratmak.
Tahrîb تَخْرِيب Harab etme, edilme. Yıkma. Bozma. Çoğul: Tahrîbât
İhrâb إِخْرَاب Harab etme, perişan etme.

ÂYETLER:

DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.

أَخْرَبَ : Fiil-IV.

59:2 يُخْرِبُونَ بُيُوتَهُمْ بِأَيْدِيهِمْ وَأَيْدِي الْمُؤْمِنِينَ فَاعْتَبِرُوا يَا أُولِي الْأَبْصَارِ
Diyanet Meali: Öyle ki, evlerini hem kendi elleriyle, hem de mü’minlerin elleriyle yıkıyorlardı. Ey basiret sahipleri, ibret alın.

خَرَابٌ : İsim.

2:114 وَمَنْ أَظْلَمُ مِمَّنْ مَنَعَ مَسَاجِدَ اللَّهِ أَنْ يُذْكَرَ فِيهَا اسْمُهُ وَسَعَىٰ فِي خَرَابِهَا
Diyanet Meali: Allah’ın mescitlerinde onun adının anılmasını yasak eden ve onların yıkılması için çalışandan kim daha zalimdir.