ع ط ف

KÖK HARFLER: ع ط ف

ANLAM: 

عَطَفَ: Eğilmek ya da bükülmek. 

(اِلَي) : Bir kişiye veya şeye doğru meyletmek. 

(عَلَي) : Hoşnut olmadığı şeyle ona karşı geri dönmek. (Dişi deve) küçük yavrusuna karşı merhametli olmak ve ondan süt sağlamak. 

AÇIKLAMA:

xx

DİĞER BAZI TÜREVLER:

عَطَفَ (geniş zaman يَعْطِفُ mastar isim عُطُوفٌ veya عَطْفٌ): O kişi veya şey eğildi ya da büküldü.

عَطَفَ اِلَيْهِ : O kişiye veya şeye doğru meyletti.

عَطَفَ عَلَيْهِ : Hoşnut olmadığı şeyle ona karşı geri döndü.

عَطَفَتْ عَلَى وَلَدِهَا (bir dişi deveye istinaden kullanıldığında): Onun küçük yavrusuna karşı merhametliydi ve ondan süt sağladı.

عِطْفٌ : Bir şeyin yanı; baştan uca veya ayağa bir insanın yanı, böğrü.

ثَنٰى عِطْفَهُ : Yan çizdi.

جَاءَ ثَانِىَ عِطْفِهِ : Rahat veya hoş bir halde geldi.

ثَانِىَ عِطْفِهِ : Boynunu eğerek, bükerek, kibirle salınarak, kendini büyüterek, gururla davranarak, kibirlenerek ve saparak (22:9).

KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ: 

Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.


Tür Adet Anlam Örnek
عِطْفٌ isim 1 Böğür, yan 22/9

Toplam 1

BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR: 

Benzer Manada Kelimeler

  • عَطَفَ (a)
  • عَطَفَ (b)
  • اِسْتَعْطَفَ
    • اِسْتَرْحَمَ > bak: ر ح م
    • تَوَسَّلَ > bak: و س ل
    • تَضَرَّعَ > bak: ض ر ع
    • نَاشَدَ
  • عِطْفٌ
  • عَطْفَةٌ
    • مَيْلٌ > bak: م ي ل
    • عِوَجٌ > bak: ع و ج
    • اِعْوِجَاجٌ > bak: ع و ج
    • اِنْحِنَاءَةٌ
    • حَنْيَةٌ
  • اِسْتِعْطَافٌ
    • اِسْتِرْحَامٌ > bak: ر ح م
    • تَوَسُّلٌ > bak: و س ل
    • ضَرَاعَةٌ > bak: ض ر ع
    • تَضَرُّعٌ > bak: ض ر ع
    • مُنَاشَدَةٌ

Zıt Manada Kelimeler

  • عَطَفَ(a)
  • عَطَفَ(b)
  • عَطَفَ (c)
    • اِسْتَقَامَ > bak: ق و م
    • اِسْتَدَّ > bak: س د د
    • اِسْتَوَى > bak: س و ي
    • اِنْتَظَمَ
  • عَطْفَةٌ
    • اِسْتِقَامَةٌ > bak: ق و م
    • اِسْتِوَاءٌ > bak: س و ي
    • اِنْتِظَامٌ

TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER: 

Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.

Atf (Atıf) عَطْف Meyletme, bağlaç. Atfetmek
Âtıf عَاطِف Meyleden.
Ma’tuf مَعْطُوف Atfonulan.
A’taf أَعْطَاف Merhametler.
Atıfet عَاطِفَة Meyleden, eğilen, birini beğenen, ona sevgi ve şefkatle bakan.
Taattuf تَعَطُّف Acıma, şefkat gösterme.Verme.
Müteattıf مُتَعَطِّف Şefkat eden, bağışlayan, esirgeyen.
Teâtuf تَعَاطُف Birbirine şefkat, muhabbet ve sevgi göstermek.
Müteâtıf مُتَعَاطِف Kendisine atfolunan. Birbirini seven.
Mün’atıf مُنْعَطِف Bir tarafa doğru teveccüh etmiş. Meyillenen.

ÂYETLER:

DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.

عِطْفٌ : İsim. 

22:9ثَانِيَ عِطْفِهِ لِيُضِلَّ عَنْ سَبِيلِ اللَّهِ
Diyanet Meali:(İnsanlardan öylesi de vardır ki, bir ilmi, bir yol göstericisi, aydınlatıcı bir kitabı olmadığı hâlde) kibirlenerek insanları Allah’ın yolundan saptırmak için, (Allah hakkında tartışmaya kalkar).