م و ت

KÖK HARFLER: م و ت

ANLAM: 

مَاتَ : Ölmek. (Toprak) ziraattan ve mukimlerinden yoksun hale gelmek. Akli melekelerinden yoksun hale gelmek ya da manen ölü hale gelmek. 

AÇIKLAMA:

xx

DİĞER BAZI TÜREVLER:

مَاتَ (geniş zaman يَمُوتُ mastar isim مَوْتٌ): Öldü. O (toprak) ziraattan ve mukimlerinden yoksun hale geldi.

فَاَحْيَا بِهِ الْاَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا : Ve ölümünden sonra yeryüzünü onunla diriltir, yani ziraattan veya bitkilerden yoksun kaldıktan sonra.

مَاتَ : Akli melekelerinden yoksun hale geldi ya da manen ölü hale geldi; keder veya üzüntüden sanki öldü; o şey durgun, sessiz veya hareketsiz hale geldi; yoksullaştı; bir dilenci oldu; alçak, adi, sefil oldu; oldukça yaşlandı; asi veya isyankar hale geldi.

مَاتَتِ الرِّيحُ : Rüzgar durgunlaştı; (sıcak veya soğuk) rüzgar hafifledi. 

اَمَاتَهُ : O (Allah c.c.) onu öldürdü; O (Allah c.c.) onu ölüme gönderdi; O (Allah c.c.) onu yoksullaştırdı; O (Allah c.c.) onu uyuttu.

اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ الَّذِى اَحْيَانَا بَعْدَ مَا اَمَاتَنَا : Bizi uyuttuktan sonra dirilten Allah’a c.c. şükürler olsun.

مَوْتٌ : Ölüm; cansızlık.

مَمَاتٌ : Ölüm.

اَلْمَوْتُ الْاَبْيَضُ : Ani ölüm.

اَلْمَوْتُ الْاَحْمَرُ : Kılıçla kıyım yapılarak gelen ölüm.

اَلْمَوْتُ الْاَسْوَدُ : Suda ve nefessiz kalarak boğulma suretiyle ölüm.

مَيْتٌ وَ مَيِّتٌ : Ölü. Ölmüş.

اِنَّكَ مَيِّتٌ وَ اِنَّهُمْ مَيِّتُونَ : Şüphesiz sen öleceksin ve şüphesiz onlar da ölecek (39:30).

مِيتَةٌ : Bir ölüm türü, şekli veya biçimi. 

مَوْتَةٌ : Ölüm. Bir defalık ölüş.

مَاتَ مِيتَةَ الْجَاهِلِيَّةِ : Bir putperest (cahiliye) ölümüyle öldü.

مَحْيَاىَ وَ مَمَاتِى : Hayatım ve ölümüm (6:162).

مَاتَ بِغَيْظِه : Sinirinden öldü, yani çok kızdı, çok üzüldü. (Beddua için de kullanılır. مُتْ بِغَيْظِك : Sinirinden çatla, üzüntüden kahrol.)