م ع ن

KÖK HARFLER: م ع ن

ANLAM: 

مَعَنَ : (Su) sorunsuz bir biçimde akmak. Bir hususta ileri gitmek; hızlıca ve uzağa ilerlemek.

AÇIKLAMA:

xx

DİĞER BAZI TÜREVLER:

اَلْمَاعُونَ : Ev eşyaları; Zekat veya sadaka; takva, tevekkül; yağmur; su; iyilik; yardım.

مَاءٌ مَعِينٌ : Akar bir su (67:30)

KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ: 

Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.


TürAdetAnlamÖrnek
مَاعُونٌisim1İtaat, inkıyad, bağlılık. Zekât, sadaka. (Balta, urgan, kazık, kapkacak, kova vs. gibi) ihtiyaç maddeleri. Yardım.107/7
مَعِينٌisim4Akıntı. Cennettekilerin içecekleri67/30

Toplam5

AÇIKLAMA:

Bazı kaynaklar مَعِينٌ kelimesini (ع ي ن) kökü altında ele almıştır.

BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR: 

Kök Harflerinin Yer Değişimi

Benzer Manada Kelimeler

Zıt Manada Kelimeler

TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER: 

Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.

MaînمَعِينSaf, akar su.
MâûnمَاعُونMalın zekatı. Kendisinden faydalanılacak şey. Eve lazım şeyler.
MavnaمَعُونَةBir tür geniş gövdeli tekne. (Mısır lehçesi)

ÂYETLER:

DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.

مَاعُونٌ : İsim. 

107:7وَيَمْنَعُونَ الْمَاعُونَ
Diyanet Meali:Ufacık bir yardıma bile engel olurlar. *

مَعِينٌ : İsim.

23:50وَآوَيْنَاهُمَا إِلَىٰ رَبْوَةٍ ذَاتِ قَرَارٍ وَمَعِينٍ
Diyanet Meali:Onların iyiliğine koştuğumuzu mu sanıyorlar? Hayır, onlar farkına varmıyorlar!
37:45يُطَافُ عَلَيْهِمْ بِكَأْسٍ مِنْ مَعِينٍ
Diyanet Meali:Onların etrafında cennet pınarından doldurulmuş kadehler dolaştırılır. *
56:18بِأَكْوَابٍ وَأَبَارِيقَ وَكَأْسٍ مِنْ مَعِينٍ
Diyanet Meali:Maîn çeşmesinden doldurulmuş testiler, ibrikler ve kadehlerle. *
67:30قُلْ أَرَأَيْتُمْ إِنْ أَصْبَحَ مَاؤُكُمْ غَوْرًا فَمَنْ يَأْتِيكُمْ بِمَاءٍ مَعِينٍ
Diyanet Meali:De ki: “Söyleyin bakalım: Suyunuz çekiliverse, size kim temiz bir akar su getirir?” *