KÖK HARFLER: ح ر ض
ANLAM:
حَرَضَ : Midesi kötüleşmek ya da bozulmak; kötü veya perişan bir halde olmak.Kederden veya aşırı sevgiden bir deri bir kemik kalmak. Ölüm döşeğinde olmak. Uzun süreyle akli rahatsızlıktan ve hastalıktan muzdarip olmak.
AÇIKLAMA:
xx
DİĞER BAZI TÜREVLER:
حَرَضَ (geniş zamanlı يَحْرُضُ ve يَحْرِضُ mastar ismi حُرُوضًا) ve حَرِضَ (geniş zamanlı يَحْرَضُ mastar ismi حَرَضًا) ve حَرِضَ (geniş zamanlı يَحْرِضُ mastar ismi حَرَاضَةً):
حَرِضَ ve حَرَضَ ve حَرُضَ : Midesi kötüleşti ya da bozuldu; kötü veya perişan bir haldeydi ve hastaydı, kendini elbiseleri içerisinde kirletecek kadar rahatsızdı; kederden veya aşırı sevgiden bir deri bir kemik kaldı; ölüm döşeğindeydi ve uzun süreyle akli rahatsızlıktan ve hastalıktan muzdarip oldu (حَرُضَ : Öldü ya da helak oldu); zayıftı, sefildi, yoksuldu ya da o hale geldi; bulunduğu yerden yükselecek ya da bırakacak durumda değildi ya da hiç malı yoktu; ihmal edilmiş ve terk edilmişti ya da o hale geldi.
حَرَضٌ : Bedendeki ve zekadaki ve davranış biçimindeki yozlaşmışlık; kötü veya perişan haldeki bir adam; hasta veya rahatsız; midesi bozulmuş bir adam; uzun süreli akli rahatsızlıktan muzdarip bir adam; bitkin veya yorgun; ölüm döşeğinde; kederden veya aşırı sevgiden bir deri bir kemik kalmış; ölüm döşeğinde olacak kadar hastalıktan bir hayli sıkıntı çekmiş; çok yaşlı; yaşlı ve zayıf; çürüyen, hiç malı mülkü olmayan.
حَرَّضَهُ : Onu heyecanlandırdı, ayarttı, teşvik etti ya da harekete geçirdi ve onu şevke getirdi ya da devamlı olarak, sebat ederek kendini adamasını sağladı.
KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ:
Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.
| Tür | Adet | Anlam | Örnek |
حَرَّضَ | fiil-II | 2 | Teşvik etmek. | 8/65 |
حَرَضٌ | isim | 1 | Hasta, halsiz, bitkin, çökmüş. | 12/85 |
| Toplam | 3 |
|
|
BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR:
Kök Harflerinin Yer Değişimi
Mahreci Benzeyen Kökler
Benzer Manada Kelimeler
- حَرَضَ
- حَرَّضَ
Zıt Manada Kelimeler
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER:
Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelere günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.
Haraz | حَرَض | Tasadan veya aşktan dolayı zayıflayan. |
|
Harâzet | حَرَاضَة | Hastalığın uzaması, derdin müzminleşmesi. |
|
Harîz | حَرِيض | Güçsüz, takatsiz. |
|
Tahrîz | تَحْرِيض | Kışkırtma, kışkırtılma. | Çoğul: Tahrizât |
Ahraz | أَحْرَض | Kirpikleri dökülmüş. |
|
ÂYETLER:
DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.
حَرَّضَ : Fiil-II.
4:84 | فَقَاتِلْ فِي سَبِيلِ اللَّهِ لَا تُكَلَّفُ إِلَّا نَفْسَكَ وَحَرِّضِ الْمُؤْمِنِينَ |
Diyanet Meali: | (Ey Muhammed!) Artık Allah yolunda savaş! Sen ancak kendinden sorumlusun! Mü’minleri de savaşa teşvik et. |
8:65 | يَا أَيُّهَا النَّبِيُّ حَرِّضِ الْمُؤْمِنِينَ عَلَى الْقِتَالِ |
Diyanet Meali: | Ey Peygamber! Mü’minleri savaşa teşvik et. |
حَرَضٌ : İsim.
12:85 | قَالُوا تَاللَّهِ تَفْتَأُ تَذْكُرُ يُوسُفَ حَتَّىٰ تَكُونَ حَرَضًا أَوْ تَكُونَ مِنَ الْهَالِكِينَ |
Diyanet Meali: | Oğulları, “Allah’a yemin ederiz ki, sen hâlâ Yusuf’u anıp duruyorsun. Sonunda üzüntüden eriyip gideceksin veya helâk olacaksın” dediler. * |