س د ي

KÖK HARFLER: س د ي

ANLAM: 

سَدَا : Kollarını veya ellerini uzatmak. Amaçsızca, pervasızca, düşüncesiz bir biçimde, düşünmeden, belirli bir amaç veya hedef olmaksızın, doğru yola giden bir kılavuzu takip etmeksizin gitmek.

AÇIKLAMA:

xx

DİĞER BAZI TÜREVLER:

سَدَا (geniş zaman يَسْدُو mastar isim سَدْوٌ):

سَدَا بِيَدَيْهِ : Kollarını veya ellerini uzattı.

سَدْوٌ : Amaçsızca, pervasızca veya düşüncesiz bir biçimde, düşünmeden, belirli bir amaç veya hedef olmaksızın, doğru yola giden bir kılavuzu takip etmeksizin gitme.

سُدًى ve سَدًى (hem tekil hem de çoğul olarak kullanılmaktadır): Bırakılmış, yalnız bırakılmış, başıboş veya ihmal edilmiş; kendi başına otlamaya bırakılmış bir hayvan.

نَاقَةٌ سَدًى : İstediği yerde otlamaya bırakılmış bir dişi deve.

ذَهَبَ كَلَامُهُ سُدًى : Konuşması işe yaramadı.

KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ: 

Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.


Tür Adet Anlam Örnek
سُدًى isim 1 Mühmel, başı boş. 75/36

Toplam 1

BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR: 

Mahreci Benzeyen Kökler

Benzer Manada Kelimeler

Zıt Manada Kelimeler

  • أَسْدَى
  • سُدًى
    • مَنْفَعَةٌ > bak: ن ف ع
    • نَفْعٌ > bak: ن ف ع
    • طَائِلَةٌ > bak: ط و ل
    • فَائِدَةٌ

TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER: 

Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelere günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.

İstidâ’ اِسْتِدَاء El uzatma.

ÂYETLER:

DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.

سُدًى : İsim.

75:36أَيَحْسَبُ الْإِنْسَانُ أَنْ يُتْرَكَ سُدًى
Diyanet Meali:İnsan, kendisinin başıboş bırakılacağını mı zanneder.*