KÖK HARFLER: س ل و
ANLAM:
سَلَا : Bir şeyi unutmak. Unutkan olmak. bir kişinin veya şeyin zikrinden ayrılmak. Bir şeyin kaybına sabrederek dayanmak. Bir kişi veya şey olmadan mutlu veya hoşnut olmak.
AÇIKLAMA:
xx
DİĞER BAZI TÜREVLER:
سَلَا (geniş zaman يَسْلُو mastar isim سَلْوٌ ve سُلْوَانٌ):
سَلَا الشَّىْءَ وَ سَلَا عَنِ الشَّىْءِ : O şeyi unuttu; unutkandı veya o hale geldi, o kişinin veya şeyin zikrinden ayrıldı; o şeyin kaybına sabrederek dayandı; o kişi veya şey olmadan mutlu veya hoşnuttu ya da o hale geldi.
سَلَا عَنِ الْهَمِّ : Kaygıdan uzaktı ya da o hale geldi.
سَلَّاهُ عَنِ الشَّىْءِ : Onu o şeyle hoşnut etti; o şey sayesinde kederinden kurtuldu.
سَلْوَى : Bir bıldırcın veya bıldırcını andıran beyazımsı bir kuş; bir kimseyi memnun ve hoşnut yapan ve endişelerini unutturan her şey; bal.
KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ:
Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.
| Tür | Adet | Anlam | Örnek |
سَلْوَى | isim | 3 | Bıldırcın | 20/80 |
| Toplam | 3 |
|
|
BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR:
Kök Harflerinin Yer Değişimi
Mahreci Benzeyen Kökler
Benzer Manada Kelimeler
- سَلَا
Zıt Manada Kelimeler
- سَلَا
- تَيَقَّظَ > bak: ي ق ظ
- اِنْتَبَهَ
- تَنَبَّهَ
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER:
Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.
Selvâ | سَلْوَى | 1: Bal, asel. 2: Büyük bıldırcın. |
|
Teselli | تَسَلِّي | Avunma, avuntu, avunç. |
ÂYETLER:
DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.
سَلْوَى : İsim.
2:57 | وَظَلَّلْنَا عَلَيْكُمُ الْغَمَامَ وَأَنْزَلْنَا عَلَيْكُمُ الْمَنَّ وَالسَّلْوَىٰ |
Diyanet Meali: | Bulutu üstünüze gölge yaptık. Size, kudret helvası ile bıldırcın indirdik. |
7:160 | وَظَلَّلْنَا عَلَيْهِمُ الْغَمَامَ وَأَنْزَلْنَا عَلَيْهِمُ الْمَنَّ وَالسَّلْوَىٰ |
Diyanet Meali: | Üzerlerine bulutu da gölgelik yaptık ve onlara kudret helvası ve bıldırcın indirdik. |
20:80 | وَوَاعَدْنَاكُمْ جَانِبَ الطُّورِ الْأَيْمَنَ وَنَزَّلْنَا عَلَيْكُمُ الْمَنَّ وَالسَّلْوَىٰ |
Diyanet Meali: | “Size Tûr’un sağ yanını va’dettik ve size kudret helvası ile bıldırcın indirdik.” |