KÖK HARFLER: ك س و
ANLAM:
كَسَا : Birisine giysi giydirmek. Giydirmek.
AÇIKLAMA:
xx
DİĞER BAZI TÜREVLER:
xx
KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ:
Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.
| Tür | Adet | Anlam | Örnek |
كَسَا | fiil-I | 3 | Giydirdi | 23/14 |
كِسْوَةٌ | isim | 2 | Elbise | 5/89 |
| Toplam | 5 |
|
|
BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR:
Mahreci Benzeyen Kökler
Benzer Manada Kelimeler
- كَسَا (a)
- أَلْبَسَ > bak: ل ب س
- كَسَا (b)
- كِسْوَةٌ
Zıt Manada Kelimeler
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER:
Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.
Kisve(t) | كِسْوَة | Elbise. Kılık. Hususi kıyafet. Küsve. Kisbet. |
Kisbet | كِسْبَة | Güreş kisveti. |
İksâ’ | إِكْسَاء | Giydirmek. |
İktisâ’ | اِكْتِسَاء | Giyinmek, giymek. |
ÂYETLER:
DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.
كَسَا : Fiil-I.
2:259 | وَانْظُرْ إِلَى الْعِظَامِ كَيْفَ نُنْشِزُهَا ثُمَّ نَكْسُوهَا لَحْمًا |
Diyanet Meali: | (Eşeğin) kemikler(in)e de bak, nasıl onları bir araya getiriyor, sonra onlara nasıl et giydiriyoruz?” |
4:5 | وَارْزُقُوهُمْ فِيهَا وَاكْسُوهُمْ وَقُولُوا لَهُمْ قَوْلًا مَعْرُوفًا |
Diyanet Meali: | O mallarla onları besleyin, giydirin ve onlara güzel söz söyleyin. |
23:14 | فَخَلَقْنَا الْمُضْغَةَ عِظَامًا فَكَسَوْنَا الْعِظَامَ لَحْمًا |
Diyanet Meali: | Bu “mudga”yı da kemiklere dönüştürdük ve bu kemiklere de et giydirdik. |
كِسْوَةٌ: İsim.
2:233 | وَعَلَى الْمَوْلُودِ لَهُ رِزْقُهُنَّ وَكِسْوَتُهُنَّ بِالْمَعْرُوفِ |
Diyanet Meali: | Onların (annelerin) yiyeceği, giyeceği, örfe uygun olarak babaya aittir. |
5:89 | مِنْ أَوْسَطِ مَا تُطْعِمُونَ أَهْلِيكُمْ أَوْ كِسْوَتُهُمْ |
Diyanet Meali: | Bu durumda yeminin keffareti, ailenize yedirdiğinizin orta hâllisinden (on yoksulu doyurmak), yahut onları giydirmek (ya da bir köle azat etmektir). |