ض م ر

KÖK HARFLER: ض م ر

ANLAM: 

ضَمَرَ / ضَمُرَ : Cılız, zayıf ve bedenen ince olmak.

AÇIKLAMA:

xx

DİĞER BAZI TÜREVLER:

xx

KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ: 

Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.


Tür Adet Anlam Örnek
ضَامِرٌ isim 1 Binek, binmede kullanılan hayvan 22/27

Toplam 1

BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR: 

Kök Harflerinin Yer Değişimi

Mahreci Benzeyen Kökler

Benzer Manada Kelimeler

  • ضَمُرَ
  • ضَامِرٌ
    • هَزِيلٌ > bak: ه ز ل
    • نَحِيلٌ > bak: ن ح ل
    • رَشِيقٌ
    • أَهْيَفُ
    • مُرْهَفٌ
    • دَقِيقٌ
    • نَحِيفٌ

Zıt Manada Kelimeler

TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER: 

Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.

Dâmir ضَامِر Zayıf, ince.
Dumûr ضُمُور Zayıflıktan dolayı hayvanın karnının içine çökmesi.
Zamîr ضَمِير 1: İç yüz. 2: Yürek.
Izmâr إِضْمَار Kalbde gizlemek, saklamak. Belli etmemek.
İstizmâr اِسْتِضْمَار Düşüncelerini öğrenme, fikrini yoklama. Maksad ve niyetini anlamaya çalışma.

Dumur kelimesi, “zayıflama, büzüşme” anlamındaki dumûr (ضمور) sözcüğünden gelmektedir. Dumura uğramak deyimi 1920’lerden, dumur olmak deyimi 1990’lardan itibaren câridir. (Nişanyan Sözlük) 

ÂYETLER:

DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.

ضَامِرٌ : İsim. İsm-i Fâil.  

22:27 وَأَذِّنْ فِي النَّاسِ بِالْحَجِّ يَأْتُوكَ رِجَالًا وَعَلَىٰ كُلِّ ضَامِرٍ
Diyanet Meali: İnsanlar arasında haccı ilan et ki, gerek yaya olarak, gerek yorgun develer üzerinde sana gelsinler.