KÖK HARFLER: ق ل د
ANLAM:
قَلَدَ : İpi bükmek. İleri yaştan ötürü muhakemesi zayıflamak. Boynuna bir gerdanlık veya bir tasma takmak.
AÇIKLAMA:
xx
DİĞER BAZI TÜREVLER:
xx
KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ:
Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.
| Tür | Adet | Anlam | Örnek | Açıklama |
قَلَائِدُ | isim | 2 | Gerdanlık (boyundaki) bağ (çoğul) | 5/2 | Tekil: قِلآدَةٌ |
مَقَالٖيدُ | isim | 2 | Hazine, anahtar (çoğul) | 39/63 | Tekil: مِقْلٰادٌ |
| Toplam | 4 |
|
|
|
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER:
Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.
Kilit | قِلِد | Anahtar, düğme gibi takılıp çıkarılabilen bir parça yardımıyla çalışan kapatma aleti. | Farsça / Yunanca |
Kılâde | قِلَادَة | Gerdanlık, boyna takılan süs eşyası. | Çoğulu: Kalâid |
Mıklad | مِقْلَاد | Hazine. Kilit. | Çoğulu: Mekâlîd |
Taklîd | تَقْلِيد | Belli bir örneğe benzemeye veya benzetmeye çalışma. |
|
Mukallid | مُقَلِّد | Benzemeye veya benzetmeğe çalışan. Taklid eden. |
|
Taklit kelimesi, “aynısını yapma, kopyalama, bir modeli aynen izleme” anlamındaki taklîd (تقليد) sözcüğünden gelmektedir. (Nişanyan Sözlük)
Kilit kelimesi, Farsçadan dilimize geçmiştir. Farsçaya da Eski Yunancadan gelmiştir. Arapçadaki benzer kelimeler de Yunancadan alıntıdır. (Nişanyan Sözlük)
ÂYETLER:
DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.
قَلَائِدُ : İsim. Çoğul. Tekili: قِلآدَةٌ
5:2 | لَا تُحِلُّوا شَعَائِرَ اللَّهِ وَلَا الشَّهْرَ الْحَرَامَ وَلَا الْهَدْيَ وَلَا الْقَلَائِدَ |
Diyanet Meali: | Allah’ın (koyduğu din) nişanelerine, haram aya, hac kurbanına, (bu kurbanlıklara takılı) gerdanlıklara sakın saygısızlık etmeyin. |
5:97 | جَعَلَ اللَّهُ الْكَعْبَةَ الْبَيْتَ الْحَرَامَ قِيَامًا لِلنَّاسِ وَالشَّهْرَ الْحَرَامَ وَالْهَدْيَ وَالْقَلَائِدَ |
Diyanet Meali: | Allah; Ka’be’yi, o saygıdeğer evi, haram ayı , hac kurbanını ve (bu kurbanlara takılı) gerdanlıkları insanlar(ın din ve dünyaları) için ayakta kalma (ve canlanma) sebebi kıldı. |
مَقَالٖيدُ : İsim. Çoğul. Tekili: مِقْلٰادٌ
39:63 | لَهُ مَقَالِيدُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ |
Diyanet Meali: | Göklerin ve yerin anahtarları O’nundur. |
42:12 | لَهُ مَقَالِيدُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ يَبْسُطُ الرِّزْقَ لِمَنْ يَشَاءُ وَيَقْدِرُ |
Diyanet Meali: | Göklerin ve yerin anahtarları O’nundur. Dilediğine rızkı bol verir ve (dilediğine) kısar. |