ح ف ر

KÖK HARFLER:  ح ف ر

ANLAM: 

حَفَرَ : Yeri kazmak, hafriyat yapmak.

AÇIKLAMA:

xx

DİĞER BAZI TÜREVLER:

حَفَرَ (geniş zamanlı يَحْفِرُ mastar ismi حَفْرًا):

حَفَرَ الْاَرْضَ : Yeri kazdı ya da hafriyat etti.

مَنْ حَفَرَ بِئْرًا لِاَخِيهِ فَقَدْ وَقَعَ فِيهِ : Kardeşinin kuyusunu kazıp, ona kendisi düşen kişi.

حَفَرَ الشَّىْءَ : O şeyi her yönüyle biliyordu.

حَفَرَ الْعَنْزَ : Dişi keçiyi bir deri bir kemik bıraktı.

حَفِرَ (geniş zamanlı يَحْفَرُ) : Kötü veya berbat bir durumda idi ya da o hale geldi.

حُفْرَةٌ : Bir hendek, çukur, delik, deşik, oyuk.

حَافِرَةٌ : Kazılmış yer; bir şeyin asıl hali; yaratıldığı şeyin içine geri döndürülerek sonunun da başlangıcına döndürülmesi.

رَجَعَ عَلَى حَافِرَتِهِ اَوْ فِى حَافِرَتِهِ : Geldiği yoldan geri döndü.

رَجَعَ اِلَى حَافِرَتِهِ : Yaşlandı ve eli ayağı tutmaz hale geldi (ilk haline dönmüş gibi).

KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ: 

Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.


Tür Adet Anlam Örnek
حُفْرَةُ isim 1 Çukur, kazılmış yer 3/103
حَافِرَةٌ isim 1 Eski hal, ilk vaziyet 79/10

Toplam 2

BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR: 

Kök Harflerinin Yer Değişimi

Benzer Manada Kelimeler

  • حَافِرَةٌ
  • حُفْرَةٌ
    • هُوَّةٌ > bak: ه و ي
    • نُقِرَةٌ > bak: ن ق ر
    • نُونَةٌ > bak: ن و ن
    • ثَغْرَةٌ
    • وَهْدَةٌ

TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER: 

Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.

Hafr حَفْر Kazmak ve çukur etmek.
Hâfir حَافِر Kazan, kazıcı, hafriyat yapan. Yerde çukur açan.
Haffâr حَفَّار Çukur kazan, kuyu kazan.
Hufre حُفْرَة Kazılmış çukur. Oyuk.
Hafriyyât حَفْرِيَّات Toprağı kazma, kazı.
Mahfûr مَحْفُور Kazılmış toprak. Hafriyat olunmuş.
Tahfîr تَحْفِير Çukur kazma.
İhtifâr اِحْتِفَار Kazma veya kazılma.

ÂYETLER:

DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.

حُفْرَةُ : İsim. 

3:103 وَكُنْتُمْ عَلَىٰ شَفَا حُفْرَةٍ مِنَ النَّارِ فَأَنْقَذَكُمْ مِنْهَا
Diyanet Meali: Yine siz, bir ateş çukurunun tam kenarında idiniz de O sizi oradan kurtarmıştı. 

حَافِرَةٌ : İsim. 

79:10 يَقُولُونَ أَإِنَّا لَمَرْدُودُونَ فِي الْحَافِرَةِ
Diyanet Meali: Şöyle derler: “Biz gerçekten gerisin geriye eski hâlimize mi döndürüleceğiz?” *