KÖK HARFLER: غ و ص
ANLAM:
غَاصَ : Suya dalmak veya içine girmek.
AÇIKLAMA:
xx
DİĞER BAZI TÜREVLER:
غَاصَ (geniş zaman يَغُوصُ mastar isim غَوْصٌ ve مَغَاصٌ):
غَاصَ فِى الْمَاءِ : Suya daldı veya içine girdi.
غَاصَ عَلَى الْمَعَانِى حَتَّى بَلَغَ اَقْصَاهَا : Anlamlar için daldı, öyle ki böylece onların en başta olanlarına ulaştı.
غَائِصٌ (pekiştirmeli hali: غَوَّاصٌ): Suya dalan kişi.
غَائِصٌ : Özellikle, inciler veya inci kabukları için denize dalan ve onları çıkaran kimseye, yani dalgıçlık yapan kimseye istinaden kullanılmaktadır. غَوَّاصٌ bu manada da kullanılmaktadır (غَائِصٌ kelimesinin çoğulu: غَوَّاصٌ ve şu غَوَّاصٌ kelimesinin çoğulu: غَوَّاصُون).
غَوَّاصٌ geçim yollarını elde etme hususunda sanat, zanaat, marifet veya beceri gösteren kişi, anlamına da gelmektedir.
غَائِصٌ aniden bir şeyle karşılaşan kişi, manasına da gelmektedir.
KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ:
Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.
| Tür | Adet | Anlam | Örnek |
غَاصَ | fiil-I | 1 | Derine daldı, dalgıçlık yaptı | 21/82 |
غَوَّاصٌ | isim | 1 | (Mübalağa sîgası) Çok derine dalan, dalgıç | 38/37 |
| Toplam | 2 |
|
|
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER:
Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.
Gavs | غَوْص | İyice anlama. Dalma. |
Gavvâs | غَوَّاص | Dalgıç. |
ÂYETLER:
DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.
غَاصَ : Fiil-I.
21:82 | وَمِنَ الشَّيَاطِينِ مَنْ يَغُوصُونَ لَهُ |
Diyanet Meali: | Bir de şeytanlardan, Süleyman için dalgıçlık edenler… |
غَوَّاصٌ : İsim.
38:37 | وَالشَّيَاطِينَ كُلَّ بَنَّاءٍ وَغَوَّاصٍ |
Diyanet Meali: | Bina ustası olan ve dalgıçlık yapan her bir şeytanı…* |