ج ر د

KÖK HARFLER:  ج ر د

ANLAM: 

جَرَدَ : (Çekirge) toprağın üzerinde ne varsa yemek ve tüm otları da talan etmek.

AÇIKLAMA:

جَرَادٌ : Çekirge. Yüce Allah şöyle buyurmuştur: فَأَرْسَلْنَا عَلَيْهِمُ الطُّوفَانَ وَالْجَرَادَ وَالْقُمَّلَ وَالضَّفَادِعَ وَالدَّمَ آيَاتٍ مُّفَصَّلاَتٍ Biz de onlara, ayrı ayrı birer mucize olarak tufanı, çekirgeyi, tahıl bitini, kurbağaları ve kanı gönderdik (7/133); كَأَنَّهُمْ جَرَادٌ مُنْتَشِرٌ Onlar yayılmış çekirge gibidirler (54/7).

Bu جَرَادٌ kelimesi temel yapılıp fiilinden hareketle “Çekirgeler araziyi üzerindeki tüm bitkilerden soyup orada bitki namına bir şey bırakmadı” anlamında جَرَدَ الْأَرْضَ kullanımını türetmek mümkündür. 

Ayrıca şöyle demek de mümkündür: “Araziyi bitkilerden soymasından (جَرْدٌ) dolayı” ona جَرَادٌ adı verilmiştir. Çünkü şöyle kullanılır:

أَرْضٌ مَجْرُودَةٌ : Soyulup çıplak hale gelinceye kadar üzerindeki bitkileri yenmiş arazi. 

فَرَسٌ أَجْرَدُ : Kılları dökülmüş at.

ثَوْبٌ جَرْدٌ : Eskimiş, yıpranmış elbise.”Güzelliğinin ve dayanıklılığının gitmesinden dolayı” böyle adlandırılmıştır.

تَجَرَّدَ عَنِ الثَّوْبِ : Elbiseyi soydu.

جَرَّدْتُهُ عَنِ الثَّوْبِ : Onun elbisesini soydum.

اِمْرَأَةٌ حَسَنَةُ الْمُتَجَرَّد : Açık saçık giyinen güzel kadın. Bedeninin elbisesiz bölümlerinden zarif tenli ve dolgun olduğu anlaşılan kadın.

“Kur’an’ı tecrid ediniz, soyunuz” anlamında جَرِّدُوا الْقُرْآن şeklinde bir rivayet zikredilir. Bununla “Kur’an’a kendisine aykırı bir şey giydirmeyin” denmek istenmektedir. 

اِنْجَرَدَ بِنَا السَّيْرُ : Yolculuğumuz ya da yürüyüşümüz uzadı, bizde hal bırakmadı 

جَرِدَ اْلإِنْسَانُ : Çekirge yemekten dolayı bir kimsenin derisi kurdeşen oldu. (Müfredât)

Gazete anlamındaki “ceride” kelimesi, “soyulmuş şey, soymuk, yonga; yazı tabakası” anlamındadır.

Cirit kelimesi de bu kökten gelmektedir ve “soydu, kabuğunu sıyırdı” fiilinden sıfat yapılmıştır. “Kabuğu soyulmuş hurma dalı, sırık” anlamındadır. Türkçedeki “sırık” kelimesinin “sıyırmak” fiilinden türetilmesi gibi.

DİĞER BAZI TÜREVLER:

جَرَدَ (geniş zaman يَجْرُدُ mastar isim جَرْدٌ):

جَرَدَ الْجَرَادُ الْاَرْضَ : Çekirge toprağın üzerinde ne varsa yedi ve tüm otları da talan etti.

جُرِدَتِ الْاَرْضُ : Toprak çekirgelerce talan edildi.

تَجَرَّدَ : O kişi yalnızdı ya da o hale geldi.

مُجَرَّدٌ : Yalnız bir kişi; korumasız veya kaplamasız kılıç.

جَرَادٌ : Çekirgeler; çekirge.

KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ: 

Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.


Tür Adet Anlam Örnek Açıklama
جَرَادٌ isim 2 Çekirge 7/133 Tekili: جَرَدٌ

Toplam 2


BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR: 

Kök Harflerinin Yer Değişimi

TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER: 

Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.

Cerâd جَرَاد Çekirge.
Cirit (Cerîd) جَرِيد 1: At koşturup birbirine değnek atarak takım hâlinde oynanan oyun, cirit oyunu. 2: Bu oyunda atılan değnek. 3: Eskiden atlı askerin kullandığı, sert ağaçtan yapılmış ucu demirli kısa mızrak.
Cerîde جَرِيدَة 1: Gazete. 2: Tutanak, kayıt defteri. 3: Süvari kolu. Çoğul: Cerâid
Tecrîd تَجْرِيد Açıkta bırakmak.
Mücerrid مُجَرِّد Tecrid eden, ayıran.
Mücerred مُجَرَّد 1: Madde ve cisim hâlinde olmayan. 2: Düşüncede var olan, zihinde soyutlama, tecrit yoluyla elde edilen, soyut. 3: (C.: Mücerredat) Yalnız, tek.
Tecerrüd تَجَرُّد Soyunma, çıplak olma.
Mütecerrid مُتَجَرِّد Tek kalmış, tek başına olan.

ÂYETLER:

DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.

جَرَادٌ : İsim. Çoğul. Tekili: جَرَدٌ

7:133 فَأَرْسَلْنَا عَلَيْهِمُ الطُّوفَانَ وَالْجَرَادَ وَالْقُمَّلَ وَالضَّفَادِعَ وَالدَّمَ آيَاتٍ مُفَصَّلَاتٍ
Diyanet Meali: Biz de, her biri ayrı ayrı birer mucize olmak üzere başlarına tufan, çekirge, ürün güvesi (haşarat), kurbağalar ve kan gönderdik. 
54:7 خُشَّعًا أَبْصَارُهُمْ يَخْرُجُونَ مِنَ الْأَجْدَاثِ كَأَنَّهُمْ جَرَادٌ مُنْتَشِرٌ
Diyanet Meali: Gözleri düşmüş bir hâlde dağılmış çekirgeler gibi kabirlerden çıkarlar. *