KÖK HARFLER: ع ب أ
ANLAM:
عَبَأَ : Muharebe için orduyu hazır etmek.
AÇIKLAMA:
xx
DİĞER BAZI TÜREVLER:
عَبَأَ (geniş zaman يَعْبَأُ mastar isim عَبْأٌ): Değer verdi, ehemmiyet verdi.
عَبَأَ الْجَيْشَ لِلْحَرْبِ : Muharebe için orduyu hazır etti.
مَا اَعْبَأُ بِهِ : Onunla, o meseleyle ne işim olur; onu adamdan saymam veya hiç ilgilenmem veya onu hiç önemsemem, ona değer vermem veya takmam.
KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ:
Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.
| Tür | Adet | Anlam | Örnek |
عَبَأَ | fiil-I | 1 | Değer verdi, ehemmiyet verdi. | 25/77 |
| Toplam | 1 |
|
|
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER:
Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir.
Ta’biye (Tabya) | تَعْبِيَة | Askerleri bir arazide düşmana karşı tam tedbir ve nizam üzere yerleştirme. |
Tabya kelimesi, “ordu dizme, taktik” anlamındaki ta’biye (تعبية) sözcüğünden gelmektedir. Bu kelime, “yığdı, üst üste koydu, yerleştirdi” anlamındaki abâ (x عبا) fiilinden türetilmiştir. (Nişanyan Sözlük)
ÂYETLER:
DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.
عَبَأَ : Fiil-I.
25:77 | قُلْ مَا يَعْبَأُ بِكُمْ رَبِّي لَوْلَا دُعَاؤُكُمْ |
Diyanet Meali: | (Ey Muhammed!) De ki: “Duanız olmasa, Rabbim size ne diye değer versin!” |