KÖK HARFLER: ح ص ب
ANLAM:
حَصَبَ : Birine çakıl taşları fırlatmak, onu dövmek.
AÇIKLAMA:
xx
DİĞER BAZI TÜREVLER:
حَصَبَ (geniş zamanlı يَحْصُبُ ve يَحْصِبُ mastar ismi حَصْبٌ ve حَصَبٌ):
حَصَبَهُ : Ona attı ya da ona çakıl taşları fırlattı; onu dövdü.
حَصَبَتِ الرِّيحُ بِالْحَصْبَاءِ : Rüzgar çakıl taşlarını savurdu ya da sürükledi.
حَصَبَ النَّارَ : Ateşe çıra attı; çırayla ateşi tutuşturdu.
حَصَبٌ : Taş veya taşlar; çıra veya ateşe atılan şey; yakıt için hazırlanan çıra; ateşin yakıldığı çıra.
حَصَبُ جَهَنَّمَ : Cehennem odunu veya yakıtı (21:98).
حَاصِبٌ : Taş fırlatan veya atan bir kişi.
هُوَ حَاصِبٌ لَيْسَ بِصَاحِبٍ : O taş atan biri, yani bir arkadaş değil, bir iftiracı.
رِيحٌ حَاصِبٌ : Çakıl taşlarını kaldıran şiddetli bir rüzgar veya beraberinde toz ve çakıl taşları taşıyan bir rüzgar ve gökyüzünden çakıl taşları indiren bir rüzgar; Allah’tan (c.c.) gelen bir ceza; içerisinde çakıl taşları olan toz; bulutlar veya kar ve dolu indiren bulutlar; rüzgarla taşınan çakıl taşları; etrafa yayılan küçük kar ve dolu parçaları; yaya birçok insan.
كَانَ يَوْمُنَا ذَا حَصَبٍ : Bizim günümüz, rüzgarla çakılların savrulduğu bir gündü.