KÖK HARFLER: ث ب ي
ANLAM:
ثَبَّى : Toplamak. Malı elde tutmak, muhafaza etmek, korumak, gözetmek.
AÇIKLAMA:
Yüce Allah şöyle buyurmuştur: فَانْفِرُوا ثُبَاتٍ أَوِ انْفِرُوا جَمِيعاً Onlara karşı ya küçük birlikler hâlinde hareket ediniz veya top yekûn seferber olunuz (4/71); Bu âyette geçen ثُباَتٌ kelimesi, “münferit, ayrı topluluk” anlamına gelen ثُبَةٌ kelimesinin çoğuludur. (ثُبَةٌ: Tek başına kalan topluluk.)
“Filan kişinin çeşitli güzel özelliklerini ya da işlerini zikrettim” anlamına gelen ثَبَّيْتُ عَلَى فُلاَنٍ sözü buradan gelir.
ثُبَةٌ kelimesinin küçültme ismi ثُبَيَّةٌ şeklinde, çoğunu ise ثُباَتٌ ve ثُبِينَ şekillerinde getirilir. Dolayısıyla bundan hazfedilmiş olan harf, lamel fiil (fiilin son harfi)dir.
ثُبَةُ الْحَوضِ ise, “havuzun, suyunun boşaltılması esnasında arta kalan suyun kendisine dönüş yaptığı (يَثُوبُ إليه) orta yerini” ifade eder. Bundan hazf edilmiş olan harf ise lamel fiil değil aynel fiil (fiilin orta harfi)dir. (Müfredat)
Sube, “övgü kazanacakları bir işi yapmak üzere bir araya gelmiş cemaat” anlamındadır. (Farklar Sözlüğü, s: 414)
DİĞER BAZI TÜREVLER:
ثَبَى veya ثَبَو (geniş zaman يَثْبِى mastar isim ثَبْيٌ):
ثَبَّى الشَّىْءَ : O şeyi topladı.
ثَبَّى الْمَالَ : Malı elde tuttu, muhafaza etti, korudu veya gözetti.
ثَبَّى الْاَمْرَ : Meseleye ısrarla bağlı kaldı.
ثَبَّى الرَّجُلَ : Onu çok övdü; ömrü boyunca onu defalarca övmüştür.
ثُبَةٌ (çoğul hali ثُبَاتٌ) : Anlamları: (1) Bölük; (2) bağımsız bir insan topluluğu veya birliği; (3) ayrılmış veya yayılmış haldeki birlik; (4) atlı alayı; (5) bir tankın ortası; (6) vadide veya alçak bir yerde suyun biriktiği yer.