KÖK: ÖZEL İSİM: قَارُون
ANLAM:
قَارُونُ : Çok büyük bir servete sahip olan bir zatın adıdır. Bu zat, Musa Aleyhisselam’ın kavminden idi. Serveti kendisini şaşırtmış, nihayet azgınlık yapmaya başlamış olan bu zatı Allah Teâlâ, ibreti âlem için helak edivermiş ve servetini yerle bir etmiştir.
KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ:
Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.
| Tür | Adet | Anlam | Örnek |
قَارُونُ | özel isim | 4 | Kârun | 28/76 |
| Toplam | 4 |
|
|
BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR:
Yok.
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER:
Yok.
ÂYETLER:
DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.
قَارُون : Özel isim.
28:76 | إِنَّ قَارُونَ كَانَ مِنْ قَوْمِ مُوسَىٰ فَبَغَىٰ عَلَيْهِمْ |
Diyanet Meali: | Şüphesiz Kârûn, Mûsâ’nın kavmindendi. Onlara karşı azgınlık etti. |
28:79 | قَالَ الَّذِينَ يُرِيدُونَ الْحَيَاةَ الدُّنْيَا يَا لَيْتَ لَنَا مِثْلَ مَا أُوتِيَ قَارُونُ |
Diyanet Meali: | Dünya hayatını arzu edenler, “Keşke Kârûn’a verilen (servet) gibi bizim de (servetimiz) olsaydı.” dediler. |
29:39 | وَقَارُونَ وَفِرْعَوْنَ وَهَامَانَ وَلَقَدْ جَاءَهُمْ مُوسَىٰ بِالْبَيِّنَاتِ |
Diyanet Meali: | Kârûn’u, Firavun’u ve Hâmân’ı da (helâk ettik). Andolsun, Mûsâ kendilerine apaçık mucizeler getirmişti. |
40:24 | إِلَىٰ فِرْعَوْنَ وَهَامَانَ وَقَارُونَ فَقَالُوا سَاحِرٌ كَذَّابٌ |
Diyanet Meali: | (Andolsun ki biz Mûsâ’yı mucizelerimizle ve apaçık bir delille) Firavun’a, Hâmân’a ve Kârûn’a (gönderdik). Onlar ise; “Bu çok yalancı bir sihirbazdır” dediler. * |