هَامَان

KÖK: ÖZEL İSİM:  هَامَان

ANLAM: 

هَامَانُ: Hâmân: Firavun’un veziri idi. Firavun, bu zattan bir kule yapmasını istemiş, güya bu kuleden Cenâb-ı Hakk’ı tarassud etmek emelinde bulunmuş ise de, elbette ki kurduğu plan suya düşmüş, bu duruma şaşakalmıştır.

KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ: 

Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.


Tür Adet Anlam Örnek Âyet
هَامَانُ özel isim 6 Hâmân. 28/6

Toplam 6

BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR: 

Yok.

TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER: 

Yok.

ÂYETLER:

DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.

هَامَانُ : Özel isim.

28:6 وَنُرِيَ فِرْعَوْنَ وَهَامَانَ وَجُنُودَهُمَا مِنْهُمْ مَا كَانُوا يَحْذَرُونَ
Diyanet Meali: Onların eliyle Firavun’a, Hâmân’a ve ordularına, çekinegeldikleri şeyleri gösterelim.
28:8 إِنَّ فِرْعَوْنَ وَهَامَانَ وَجُنُودَهُمَا كَانُوا خَاطِئِينَ
Diyanet Meali: Şüphesiz Firavun, (veziri) Hâmân ve onların askerleri hata yapıyorlardı.
28:38 فَأَوْقِدْ لِي يَا هَامَانُ عَلَى الطِّينِ فَاجْعَلْ لِي صَرْحًا
Diyanet Meali: “Ey Hâmân! Benim için bir ateş yakıp tuğla pişir de bana bir kule yap!”
29:39 وَقَارُونَ وَفِرْعَوْنَ وَهَامَانَ وَلَقَدْ جَاءَهُمْ مُوسَىٰ بِالْبَيِّنَاتِ
Diyanet Meali: Kârûn’u, Firavun’u ve Hâmân’ı da (helâk ettik). Andolsun, Mûsâ kendilerine apaçık mucizeler getirmişti..
40:24 إِلَىٰ فِرْعَوْنَ وَهَامَانَ وَقَارُونَ فَقَالُوا سَاحِرٌ كَذَّابٌ
Diyanet Meali: Firavun’a, Hâmân’a ve Kârûn’a  (gönderdik). Onlar ise; “Bu çok yalancı bir sihirbazdır” dediler. *
40:36 وَقَالَ فِرْعَوْنُ يَا هَامَانُ ابْنِ لِي صَرْحًا لَعَلِّي أَبْلُغُ الْأَسْبَابَ
Diyanet Meali: Firavun dedi ki: “Ey Hâmân! Bana yüksek bir kule yap, belki yollara erişirim.” *