ح ي ض

KÖK HARFLER:  ح ي ض

ANLAM: 

حَاضَ : (Kadın) adet görmek; adet görme yaşına erişmek.

AÇIKLAMA:

xx

DİĞER BAZI TÜREVLER:

حَاضَتْ (geniş zamanlı تَحِيضُ mastar ismi حَيْضٌ ve مَحَاضٌ ve مَحِيضٌ):

حَاضَتِ الْمَرْاَةُ : Kadın adet gördü; herhangi bir hastalık veya doğum nedeniyle olmaksızın, ya da ergenliğe girmeden önce olmamak kaydıyla, beklenen zamanda ve beklenen şekilde rahminden kan geldi; adet görme yaşına erişti.

حَاضَ السَّيْلُ : Taşkınca akan su.

حَيْضٌ : Adet kanaması.

حَائِضٌ اَوْ حَائِضَةٌ : Adet görme yaşına ulaşmış veya kadınlığa geçiş yapmış kişi.

مَحِيضٌ : Regl; aybaşı adeti; adet dönemi; adet yeri.

KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ: 

Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.


Tür Adet Anlam Örnek
حَاضَ fiil-I 1 Hayızlı oldu 65/4
مَحِيضٌ isim 3 Hayız, rahmin hususi vasıflara binaen ifraz ettiği kan 2/222

Toplam 4

BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR: 

Mahreci Benzeyen Kökler

TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER: 

Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelerin bazılarına günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.

Hayz (Hayız) حَيْض Kadınlara mahsus aybaşı.
Hâiz حَائِض Hayzını, adetini gören.
Hiyâz حِيَاض Kadınlarda meydana gelen aybaşı halleri.
Mahîz مَحِيض Hayız hali zamanı.
Müstehâza مُسْتَحَاضَة Kadın adet görürken fazla kan gelmesi. Buna “istihaza veya özür kanı” dendiği gibi, böyle bir kadına da “müstahaza” denir.

ÂYETLER:

DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.

حَاضَ : Fiil-I.

65:4 وَاللَّائِي يَئِسْنَ مِنَ الْمَحِيضِ مِنْ نِسَائِكُمْ إِنِ ارْتَبْتُمْ فَعِدَّتُهُنَّ ثَلَاثَةُ أَشْهُرٍ وَاللَّائِي لَمْ يَحِضْنَ
Diyanet Meali: Kadınlarınızdan âdetten kesilmiş olanlarla, henüz âdet görmeyenler hususunda tereddüt ederseniz, onların bekleme süresi üç aydır. 

مَحِيضٌ : İsim. İsm-i Mef’ûl.

2:222 وَيَسْأَلُونَكَ عَنِ الْمَحِيضِ
Diyanet Meali: Sana kadınların ay hâlini sorarlar. 
2:222 قُلْ هُوَ أَذًى فَاعْتَزِلُوا النِّسَاءَ فِي الْمَحِيضِ
Diyanet Meali: De ki: “O bir ezadır (rahatsızlıktır). Ay hâlinde kadınlardan uzak durun.
65:4 وَاللَّائِي يَئِسْنَ مِنَ الْمَحِيضِ مِنْ نِسَائِكُمْ إِنِ ارْتَبْتُمْ فَعِدَّتُهُنَّ ثَلَاثَةُ أَشْهُرٍ
Diyanet Meali: Kadınlarınızdan âdetten kesilmiş olanlar(la, henüz âdet görmeyenler) hususunda tereddüt ederseniz, onların bekleme süresi üç aydır.