ع ز ر

KÖK HARFLER: ع ز ر

ANLAM: 

عَزَرَ : Birisini disipline etmek, düzeltmek ya da cezalandırmak; onu kötü veya yanlış olan eylemden uzak tutacak olanı yapmak. Kanunun öngördüğünden daha az dayak atmak; ona hiddetle vurmak; onu suçlamak, tenkit etmek ya da ayıplamak; ona yardım etmek, yardımda bulunmak ve destek çıkmak. Düşmanı defederek düşmanına karşı birisini desteklemek ve bunu defalarca yapmak; ona hürmet veya saygı göstermek; onun gururunu kırmak (zıt anlam). Bir şeyi bir şeyden korumak, uzaklaştırmak.

AÇIKLAMA:

xx

DİĞER BAZI TÜREVLER:

xx

KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ: 

Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.


Tür Adet Anlam Örnek
عَزَّرَ fiil-II 3 Yardım etti, korudu, hürmet etti 7/157

Toplam 3

BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR: 

Kök Harflerinin Yer Değişimi

Mahreci Benzeyen Kökler

TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER: 

Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelere günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.

Ta’zîr تَعْزِير Tazir cezası. Azarlama.
Ta’zîrât تَعْزِيرَات Tazirler. Azarlamalar.

ÂYETLER:

DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.

عَزَّرَ : Fiil-II. 

5:12وَعَزَّرْتُمُوهُمْ وَأَقْرَضْتُمُ اللَّهَ قَرْضًا حَسَنًا لَأُكَفِّرَنَّ عَنْكُمْ سَيِّئَاتِكُمْ
Diyanet Meali:(Allah, şöyle demişti: “Sizinle beraberim. Andolsun eğer namazı kılar, zekâtı verir ve elçilerime inanır), onları desteklerseniz, (fakirlere gönülden yardımda bulunarak) Allah’a güzel bir borç verirseniz, elbette sizin kötülüklerinizi örterim.”
7:157فَالَّذِينَ آمَنُوا بِهِ وَعَزَّرُوهُ وَنَصَرُوهُ وَاتَّبَعُوا النُّورَ الَّذِي أُنْزِلَ مَعَهُ أُولَٰئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ
Diyanet Meali:Ona iman edenler, ona saygı gösterenler, ona yardım edenler ve ona indirilen nura (Kur’an’a) uyanlar var ya, işte onlar kurtuluşa erenlerdir.
48:9لِتُؤْمِنُوا بِاللَّهِ وَرَسُولِهِ وَتُعَزِّرُوهُ
Diyanet Meali:Allah’a ve Peygamberine inanasınız, ona yardım edesiniz … (diye Peygamber’i gönderdik.)