م و ج

KÖK HARFLER: م و ج

ANLAM: 

مَاجَ : (Deniz) bir devinim halinde olmak; çalkantılı olmak.(İş) karmaşık ve dengesiz bir hale bürünmek.

AÇIKLAMA:

xx

DİĞER BAZI TÜREVLER:

xx

KUR’ÂN’DA GEÇEN TÜREVLERİ: 

Aşağıdaki tabloda Kur’ân’da geçen ve bu kökten gelen kelime türevleri, bunların gramatik adlandırılışları, Kur’ân’da kaç kere geçmiş olduğu belirtilmiş ve örnek bir ayet için, sûre/âyet numarası verilmiştir.


TürAdetAnlamÖrnek
مَاجَfiil-I1Katıldı, kalabalık/izdiham meydana getirdi18/99
مَوْجٌisim6Dalga10/22

Toplam7

BENZERLİKLER VE FARKLILIKLAR: 

Benzer Manada Kelimeler

  • مَاجَ
    • اِضْطَرَبَ > bak: ض ر ب
    • تَحَرَّكَ > bak: ح ر ك
    • مَادَ > bak: م ي د
    • تَمَوَّجَ > bu kök
  • مَوْجٌ
    • لُجَّةٌ > bak: ل ج ج
    • تَيَّارٌ
    • عُبَابٌ

Zıt Manada Kelimeler

  • مَاجَ

TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELER: 

Aşağıdaki tabloda bu kökten Türkçeye geçmiş olan kelimeler, bunların Arapça yazılışları, Türkçe anlamları verilmiştir. Bu kelimelere günümüz Türkçesinde pek rastlanmaz. Daha çok Osmanlıca metinlerde görülmektedir.

MevcمَوْجDalga. Denizin dalgası. Titreşim. Devir, devre.Çoğulu: Emvâc
Mevce مَوْجَةBir dalga.
MevvâcمَوَّاجÇok dalgalı. 
TemevvücتَمَوُّجDalgalanmak. Çalkanmak.Çoğulu: Temevvücât
MütemevvicمُتَمَوِّجDalgalanan, dalgalı.

ÂYETLER:

DİKKAT! İncelediğimiz kökten gelen kelimeleri, Kur’an-ı Kerim’deki yerlerinde, yakın çevresindeki kelimelerle ilişkilerini gösterecek şekilde listeliyoruz. Uzun ayetlerin sadece bir bölümünü ele aldık. Bazı ayetlerin sadece bir kısmını gördüğümüz için, ayetler hakkında yanlış bir hüküm verilmemesi gerekir. Tamamını ele aldığımız ayetlerin meallerinin sonuna bir yıldız (*) işareti konmuştur.

مَاجَ : Fiil-I. 

18:99وَتَرَكْنَا بَعْضَهُمْ يَوْمَئِذٍ يَمُوجُ فِي بَعْضٍ
Diyanet Meali:O gün biz onları bırakırız, dalga dalga birbirlerine karışırlar.

مَوْجٌ: İsim. 

10:22جَاءَتْهَا رِيحٌ عَاصِفٌ وَجَاءَهُمُ الْمَوْجُ مِنْ كُلِّ مَكَانٍ
Diyanet Meali:Ona şiddetli bir fırtına gelip çatar ve her taraftan dalgalar onlara hücum eder.
11:42وَهِيَ تَجْرِي بِهِمْ فِي مَوْجٍ كَالْجِبَالِ
Diyanet Meali:Gemi, dağlar gibi dalgalar arasında onları götürüyordu.
11:43وَحَالَ بَيْنَهُمَا الْمَوْجُ فَكَانَ مِنَ الْمُغْرَقِينَ
Diyanet Meali:Derken aralarına dalga giriverdi de oğlu boğulanlardan oldu.
24:40أَوْ كَظُلُمَاتٍ فِي بَحْرٍ لُجِّيٍّ يَغْشَاهُ مَوْجٌ
Diyanet Meali:Yahut (inkârcıların küfür içindeki hâlleri) derin bir denizdeki karanlıklar gibidir. (Bir deniz ki) onu dalga (üstüne dalga) kaplıyor.
24:40مِنْ فَوْقِهِ مَوْجٌ مِنْ فَوْقِهِ سَحَابٌ
Diyanet Meali:(Onu dalga) üstüne dalga (kaplıyor), üstünde de bulutlar var.
31:32وَإِذَا غَشِيَهُمْ مَوْجٌ كَالظُّلَلِ دَعَوُا اللَّهَ مُخْلِصِينَ لَهُ الدِّينَ
Diyanet Meali:Onları, (denizde) bir dalga gölgelikler gibi kapladığında, dini Allah’a has kılarak O’na yalvarırlar.